Ama hangi Atatürkçü?
29 Ekim’den beri pek sübjektif ve bence hatalı bir saptamanın peşi sıra yanlış bir tartışma yürütülmekte. Buna göre “AK Parti bu yıl ilk kez olmak üzere Cumhuriyet değerleriyle...
29 Ekim’den beri pek sübjektif ve bence hatalı bir saptamanın peşi sıra yanlış bir tartışma yürütülmekte. Buna göre “AK Parti bu yıl ilk kez olmak üzere Cumhuriyet değerleriyle barışmış, Atatürk’ü de keşfedivermiş. O yüzden vara yoğa Atatürk’e atıf yapıyormuş. Amacı 2019 seçimlerinde Atatürkçü kesimlerden oy alıp yüzde 50+1’e ulaşacakmış. Çıkarcıymış.”
Benzeri bir dizi değerlendirmeyi CHP’nin başını çektiği kesimlerden duyuyoruz. Hepsi aynı kasti zandan besleniyor: “Dindar-muhafazakâr kesimin Cumhuriyetle, Cumhuriyet değerleriyle ve Atatürk ile sorunu var”.
Yanlış laikliğe, jakobenizme, katı Kemalizm’e yapılan haklı itirazları çarpıtıp hem eleştirilerden kaçan, hem de muhatabına baskıyı artırmak için vesile kılanların en önemli, en işlevsel argümanı bu. Yıllarca dind