Kader diyemezsin!
Laik Kemalist ulusolcu takımının Kürtleri henüz keşfetmediği, açık söylemek gerekirse pek insan yerine de koymadığı yıllardı. Ne Cihangir sakinleri Selahattin Demirtaş’a pop star muamelesi yapıyordu, ne de...
Laik Kemalist ulusolcu takımının Kürtleri henüz keşfetmediği, açık söylemek gerekirse pek insan yerine de koymadığı yıllardı.
Ne Cihangir sakinleri Selahattin Demirtaş’a pop star muamelesi yapıyordu, ne de o asrın siyaset bilgesi havalarına giriyordu. Toy ama parlak bir grup başkanvekili idi.
Star gazetesi için Kürt meselesini, kimlik meselesini, silah meselesini konuştuğumuz geniş bir röportaj yapmış ve “bütün bu hikayede sizi en çok üzen şey ne” diye sormuştum.
“Kürtlerin kriminalize olması” demişti sahici bir hislenişle. “Bütün bu çatışma yılları boyunca Kürtler öldü, öldürdü, kaçakçılık, uyuşturucu, başka işler... Toplumsal doku bozuldu. Dağa gidenler, geride kalanlar, korucu olanlar, Avrupa’dakiler, hapistekiler, şiddet ortamına doğanlar... Böyle olmayabilirdi.”
Elbette öyle olmayabilirdi. Ama oldu. Ne yazık ki!
Kaybettiğimiz yıllarımız canlarımız var geride. Ve sütten çıkmış ak kaşık değilsiniz. Bunu en iyi siz bilirsiniz. Bir zamanlar bir haksızlığa uğramış olmak size haksızlık yapmak hele adam öldürmek hakkını vermez.