Mizah değil lağım bu!
Kasıtla yapılan bel altı saldırıların ve ağır hakaretlerin politik eleştiri ya da mizah olduğunu zannedenlerle muhatap olmak ve herhangi bir konuda konuşmaya, uzlaşmaya çalışmak mümkün müdür?...
Kasıtla yapılan bel altı saldırıların ve ağır hakaretlerin politik eleştiri ya da mizah olduğunu zannedenlerle muhatap olmak ve herhangi bir konuda konuşmaya, uzlaşmaya çalışmak mümkün müdür? Bence değildir. Züldür. Yüktür. Gereksizdir. Ahlak ve zekâ seviyesi bu denli düşük olanlar, ciddiye alınma haklarını ebediyen kaybetmiştir. Özür dilemeleri, nedamet getirmeleri ve hakaretin hedef aldığı kişinin bu konudaki tasarrufu değiştirmemeli durumu. İğrençliğin sahibi kendisine, kalitesine ve seviyesine ilişkin çok önemli bir beyanda bulunmuştur çünkü. Siciline işlenmiştir. Sahibini takip etmelidir. Hele de bunu taammüden yapan kişi bir siyasi ise. CHP genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun iki hafta üst üste ve bile isteye ettiği küfür, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en başta tespit ettiği gibi, kendisini yok hükmünde kılmıştır. Siyasi adabı, genel başkanlık sıfatının yüklediği sorumluluğu bir kenara bırakın. Yapılan ayıp bir insanın ailesinden aldığı terbiyeye aykırı en başta. Eşini, çocuklarını, ailesini utanca boğmuş olmalı. Öte yandan söz konusu kişi, bir siyasi. Ve siyaset sözle yapılır, konuşarak. Zihni üretimin pratiğe dökülmesidir en basit haliyle politika.