Suriyeliler: Ne gidebiliyor, ne yerleşebiliyorlar
Birkaç yıldır büyüyen bir dip dalgaydı Suriyeliler meselesi. Görünmeyen ama hem görmezden gelinmemesi hem köpürtülmemesi gereken. Lakin öyle olmadı.
CHP’li ve İP’li siyasiler, yalan bilgi ve haberlerle yükselttikleri çiğ ırkçılığın üzerinde epeyce tepindiler. Mesele zorlu hale gelince de geri çekildiler, herhalde basit siyasi hamlelerine fırsat doğsun diye beklemekteler.
Meseleyi doğru tartışabilmek için Suriyelilerin neden burada olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu ne Türkiye, ne Suriyeliler için bir tercihti.
Allah’a şükür Türkiye, devlet olarak güçlü, millet olarak merhametli bir ülke. Suriyelileri kardeş hukukuyla karşıladı, ensar-muhacir ilişkisi yürüttü.
Lakin artık yeni bir safhadayız. İlk Suriyelilerin geldiği tarihin üzerinden 7-8 yıl geçti, rakam 4 milyona yaklaştı. Suriye’de savaş bitmediği, Türkiye’nin önerdiği güvenli bölge Amerika’nın başını çektiği koalisyonca vaktinde oluşturulmadığı için gelenler bir nevi arafta kaldı. Ne gidebiliyor, ne yerleşebiliyorlar.
Geldiklerinde sınır illerinde “kamplara” kondular. Avrupa’dakilerle kıyaslanmayacak denli düzenli ve imkanlı kamplar kurdu Türkiye AFAD marifetiyle. Önce çadırlar, sonra konteynırlar.