CHP’nin kirli ittifakı
Kendi kendime söz veriyorum. Kemal Kılıçdaroğlu'nun tutarsızlıkları üzerine bir daha yazmayacağım diyorum. Tutamıyorum. Ama suç benim mi? Allah aşkına söyleyin, suç benim mi? Hatırlayın...
Kendi kendime söz veriyorum. Kemal Kılıçdaroğlu'nun tutarsızlıkları üzerine bir daha yazmayacağım diyorum. Tutamıyorum.
Ama suç benim mi? Allah aşkına söyleyin, suç benim mi?
Hatırlayın, ortalığı ayağa kaldırdı.
"FETÖ'nün siyasi ayağı" dedi durdu. AK Parti'yi işaret etti. Kanıt göstermesi istendi. "Saraydan başlayarak AKP grubuna kadar gelirsin, bütün siyasi ayak orada" gibi anlamsız laflarla geçiştirdi.
Ömer Faruk Kavurmacı tahliye edildiğinde "AKP'li FETÖ'cüler korunuyor" diye yaygara yaptı. "Damat serbest, gariban içeride" diyerek iktidarı köşeye sıkıştırmaya çalıştı. Kavurmacı tekrar tutuklanıp cezaevine konduğunda ise "Kavurmacı'nın tekrar tutuklanması kararını doğru bulmuyorum" dedi. Değil mi ya, şimdi neyi kullanacak Kemal Bey!
CHP eski milletvekili Birgül Ayman Güler'in itirafı orada öyle duruyor. "Partimiz inkâr etse de, 30 Mart yerel seçimlerinde cemaatle ittifak yaptık" demişti Ayman. Partisini zehir zemberek eleştirmişti.
Kemal Kılıçdaroğlu ve ekibi 17-25 Aralık 2013'ten 15 Temmuz 2016'ya kadar FETÖ'ye çok açık destek verdi. FETÖ'nün nemenem kirli bir yapı olduğunun ortaya çıktığı bir dönemde verdi bu desteği Kılıçdaroğlu'nun CHP'si.
FETÖ'cü Tarık Toros'un Kemal Kılıçdaroğlu'na hitaben sarf ettiği "büyük güç verdiniz efendim" sözleri hâlâ kulaklarımızda çınlıyor.