Ne oldu şu sizin iç savaş senaryolarına?
Daha üzerinden bir yıl bile geçmedi. Kemal Kılıçdaroğlu, "bizim kanımızı dökmeden bu sistemi getiremezsiniz" demişti.Hangi sistemi? Hangi sistemi olacak, 16 Nisan'da referanduma sunulan anayasa değişikliğinde...
Daha üzerinden bir yıl bile geçmedi. Kemal Kılıçdaroğlu, "bizim kanımızı dökmeden bu sistemi getiremezsiniz" demişti.
Hangi sistemi? Hangi sistemi olacak, 16 Nisan'da referanduma sunulan anayasa değişikliğinde önerilen Cumhurbaşkanlığı sistemini.
Kılıçdaroğlu bu sözleri sarfettikten 2 ay sonra 15 Temmuz darbe ve işgal girişimi gerçekleşti. Buna rağmen Kılıçdaroğlu davasından vazgeçmedi. Geçtiğimiz aralık ayında bu kez de "Türkiye'de akan kanın durması Başkanlık sistemine dur demekten geçer" dedi. Ne anlarsanız artık!
Ondan bir ay sonra da CHP milletvekili Engin Altay TBMM'de Cumhurbaşkanlığı sistemini "parti devleti" olarak niteledi ve bu sistem gelirse "iç savaş kaçınılmazdır" dedi. Daha birçok CHP'li benzer sözler sarfetti.
Yapılmak istenen, 7 Haziran 2015 sonrasında HDP'lilerin ve onlara destek veren yerli yabancı grupların yaptığı gibi "Erdoğan davasından vazgeçmezse iç savaş kaçınılmaz" mesajı vermekti.
Aynı mesajı Kandil'deki PKK elebaşlarından da, Pensilvanya'daki FETÖ elebaşından da çok duyduk.
Ne var ki daha dün "iç savaş" senaryolarından büyük bir tutkuyla söz edenleri bugünlerde sahnelerde görmüyoruz. CHP'liler, HDP'liler, "hayır" cephesini oluşturan içerideki ve dışarıdaki unsurlar "iç savaş" sözünü kullanmayı bıraktılar mı?
Sahiden de bu aktörlerin sembolik yahut fiili şiddet unsurlarına başvurmadan siyaset yapmaları mümkün mü? Nerede o günler!