İsrafa karşı teklif

Son soruyu en başta sorabiliriz: Kanaatin ve tasarrufun büyük bir hazine olduğunu anlamak için kaç defa daha ekonomik krizle karşı karşıya kalmamız gerekecek?Kâinatın Efendisi Peygamberimiz Hz. Muhammed (asm) “Kanaat...

Son soruyu en başta sorabiliriz: Kanaatin ve tasarrufun büyük bir hazine olduğunu anlamak için kaç defa daha ekonomik krizle karşı karşıya kalmamız gerekecek?
Kâinatın Efendisi Peygamberimiz Hz. Muhammed (asm) “Kanaat, bitmez tükenmez bir hazinedir” dediği halde israf konusunda dünya ile yarışmamız izah edilebilir mi?

Tabiî ki israf denildiğinde çoğunlukla ‘çöpe atılan ekmek’ akla geliyor. Elbette ekmek israfı da büyük bir derttir, ama israf sadece onunla sınırlı değildir. Şahsî hayatımızdan devlet idaresine kadar dikkatli bir nazarla bakılacak olursa belki yüz, belki de bin kalem israf görülebilir.

Geçen günlerde İstanbul’da görev yapan bir öğretmenin TBMM Dilekçe Komisyonuna dilekçe yazarak okullarda yaşanan israfa dikkat çektiğini ve buna karşı bazı teklifler gündeme taşıdığını öğrendik. Öğretmenin teklifleri idareciler tarafından da önemli bulunarak Millî Eğitim Bakanlığı’nca 81 ildeki tüm okullara dikkate alınması amacıyla gönderilmiş. (DHA, 4 Şubat 2017)

Üsküdar Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğretmeni olarak görev yapan Muhammet Türkmen’in kabul gören dilekçesinde, bütün okullarda, devlet dairelerinde, üniversitelerde, kısacası bütün devlet kurumlarında büyük bir enerji israfı olduğu, bu israfın önlenmesi ile devletin en az yüzde 30 doğalgaz, elektrik ve kömürden tasarruf yapacağını ve milyarlarca doların yurt dışına gitmeyeceği belirtilmiş.

Dilekçede gündeme taşınan tasarruf tekliflerinin bir kısmı şöyle: “(Okulların saat 15.30’da kapandığını ancak doğalgazın yanmaya devam ettiğini belirtilerek) Hâlbuki en az iki saat belki daha önce doğalgaz söndürülebilir. Okulun sıcaklığı o iki saat için yeterli olur. Havanın sıcaklığına göre bazen birkaç saatlik doğalgazın yanması okulu ısıtabilir. Buna rağmen doğalgaz yanmaya devam ediyor. İhtiyaç olmadığı zamanlarda dahi sınıfın tüm lambaları yanıyor. Maalesef bazı öğretmen arkadaşlarımız dahi buna dikkat etmiyor. Hâlbuki sınıf aydınlıksa elektrik yakmaya gerek yok. Yahut duruma göre birkaç lamba yakılabilir. Okul çıkışlarında sınıfların lambaları açık bırakılıyor. Bazen Cumartesi-Pazar dahi lambası yanan okullar görüyoruz. Buna idareciler dikkat etmeli.”

Bu teklif ve tavsiyeler belki herkesin bildiği şeyler, ancak uygulayan olmuyor. Başta okullar olmak üzere bütün devlet dairelerinde ve tabiî ki özel firmalarda diz boyu israf devam etmiyor mu? Özel firmalar, “Parasını veriyorum, lambaları söndürmem” deme hakkına sahip değil. Neticede bir israf varsa ona engel olmak lâzım.

Sokak lambaları da başka bir israf vasıtası. Bilhassa kış aylarında boşalan köylerde yüzlerce değil, on binlerce lamba boşu boşuna yanıyor. 50 hanelik köyde 1 ya da 2 hanede insanlar ikamet ederken, bütün köydeki sokak lambalarının yanması israf değilse nedir?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
27 Mayıs hatırası 27 Mayıs 2018 | 153 Okunma Önce aile, hemen eğitim 13 Mayıs 2018 | 131 Okunma Filistin’e sanatla destek 06 Mayıs 2018 | 110 Okunma Türkiye’nin asıl ihtiyacı nedir? 29 Nisan 2018 | 77 Okunma Madem öyle niçin böyle? 22 Nisan 2018 | 119 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar