Semt pazarı, dert pazarı!
Hemen her il ve ilçede kurulan semt pazarları yıllardan beri gündemi meşgul eder. Kimi ‘kaldırılsın’ der, kimi ‘vatandaşın menfaatinedir, devam etsin’ diye görüş beyan eder. İktidarlar ve belediyeler de...
Hemen her il ve ilçede kurulan semt pazarları yıllardan beri gündemi meşgul eder.
Kimi ‘kaldırılsın’ der, kimi ‘vatandaşın menfaatinedir, devam etsin’ diye görüş beyan eder. İktidarlar ve belediyeler de zaman zaman bu hususta vaadler, çareler ve teklifler gündeme taşır. Ne var ki bunca yıllık tartışmalara rağmen bu meselede kalıcı bir çare bulunabilmiş değil. Bazı belediyeler ‘sabit semt pazarları’ kurarak bu meseleye kısmen çözüm bulmuş olsalar da, umumî anlamda mesele halledilebilmiş değil.
Elbette, onbinlerce kişiyi ilgilendiren ve yıllardan beri devam eden bir problemi bir anda halletmek mümkün değil. İşin hukukî ve siyasî yanını bir tarafa bırakıp, ‘çevre temizliği’ yönüne bakabiliriz. Semt pazarları kapanıp pazarcılar gittikten sonra ortaya çıkan tablo tam bir ‘çevre felâketi’ oluyor. Sebze ve meyve artıkları sokaklara atılıyor; neredeyse diz boyu çöp yığınları ortaya çıkmış oluyor. Bu tabloyu normal kabul etmek mümkün değil.