Asansördeki Selefilik
BAŞTAN söyleyeyim, bu yazı "fetvacı bey" ile ilgili son yazımdır. "Niye?" derseniz, onu da baştan söyleyeyim; zaten kamplaşmış Türkiye'de böyle meseleler üzerinden yeni saflaşmalar, yeni karşıtlıklar...
BAŞTAN söyleyeyim, bu yazı "fetvacı bey" ile ilgili son yazımdır. "Niye?" derseniz, onu da baştan söyleyeyim; zaten kamplaşmış Türkiye'de böyle meseleler üzerinden yeni saflaşmalar, yeni karşıtlıklar türemesini istemiyorum.
Ancak ebedi ve ezeli dostum Murat Bardakçı’ya bir minik hatırlatma yapmayı da ülkemin geleceği adına kendime vazife görüyorum.
Yeni Türkiye’de tarikatlar, cemaatler, hocalar, fetvacılar dört bir yandan fışkırıyor.
Gençlerimiz bilimin, bilginin, çağdaşlığın peşinden koşmalı.
Neye ve kime hizmet ettiğini bilmediğimiz kişilerin değil.
İşte FETÖ belasının Türkiye’ye nelere mal olduğu ortada.
Fetvacıbaşı’nı özellikle yazmamın nedenini de anlatayım, belki Murat da anlar.
Sevgili Murat, diyorsun ki: “Fetvacının başka fetvaları da var. Onları da dinledin mi?”
Dinlediysen, benim tepkimin nedenlerini daha iyi anlaman lazım.