Bir babayiğit gitti
Türkiye uzunca bir süredir "yerli otomobil" mevzuunu konuşuyor. Daha doğrusu konuşuyordu. Sonra TOBB'un organizasyonuyla ortaya 5 babayiğit diye anılan bir grup çıktı. TOBB'da bu gruba kurumsal olarak ortak oldu ve Yerli Otomobil Girişim...
Türkiye uzunca bir süredir "yerli otomobil" mevzuunu konuşuyor. Daha doğrusu konuşuyordu. Sonra TOBB'un organizasyonuyla ortaya 5 babayiğit diye anılan bir grup çıktı. TOBB'da bu gruba kurumsal olarak ortak oldu ve Yerli Otomobil Girişim Grubu oluştu. Bir CEO belirlendi. 1 yılı aşkın süredir de CEO tarafından kurulan ekiple yerli otomobilin altyapısı oluşturuluyor. Daha önce yazdığım gibi, önce nasıl bir otomobil konseptine yanıt arandı, bir prototip çizildi, şu anda onun bire bir modeli hazırlandı, Aralık-Ocak gibi de yürüyen ilk prototip tanıtılacak. Daha önemlisi de yerli elektrikli otomobilin "evreni" oluşturuluyor. Yani Türkiye'de bu otomobile katkı sağlayacak bir sanayi yapısı kuruluyor. Böyle bakınca da işler yolunda gibi. Ancak geçtiğimiz günlerde yerli otomobil işinde hiç beklenmedik bir gelişme oldu. 5 babayiğit arasında, otomobil işinde en tecrübeli ortak sayılabilecek bir isim ya da o ismin firması birdenbire "Su kaynattı" ya da "Su koyverdi". Türkiye'de pek çok markaya fason üretim yapan, New York'ta taksi ihalesine girip finale kalmayı başaran, bugün Türkiye'de otomobil deyince akla gelen ilk 10 isimden biri olan İnan Kıraç Yerli Otomobil Girişim Grubu ya da tam adıyla "Türkiye'nin Otomobil Girişim Grubu" TOGG'un ve aynı zamanda da TOBB'un Başkanı olan Rifat Hisarcıklıoğlu'na bir mektup yazarak "Yerli Otomobil Girişim Grubu'ndan çekilmek istediğini" bildirdi. Bu çekilmenin nedeni ne bilmiyorum. Nasıl gerçekleşecek onu da şimdilik bilmiyorum. Ama İnan Kıraç bu işin içinde artık olmayacak. Tabii Hisarcıklıoğlu kalmaya ikna edemezse... *** Bu israfın sorumluları nerede?