Kaybetti
MUHARREM İnce, seçim gecesi gazeteci İsmail Küçükkaya’nın kendisine sorduğu bir soruya mesajla yanıt verdi: “Adam kazandı.” Gazeteci sormuş, siyasetçi yanıtlamış, gazeteci de...
MUHARREM İnce, seçim gecesi gazeteci İsmail Küçükkaya’nın kendisine sorduğu bir soruya mesajla yanıt verdi:
“Adam kazandı.”
Gazeteci sormuş, siyasetçi yanıtlamış, gazeteci de yanıtı yayınlamıştı.
İnce, Küçükkaya’yı aslanların önüne attı?
“Dostça bir mesajdı. Yayınlasın diye yazmamıştım. Hata bende, güvendim.”
Oysa Küçükkaya gazeteciydi ve gazeteci olarak sormuştu sorusunu.
Yaptığında bir ayıp yoktu.
Aynı Muharrem İnce, kendisini cumhurbaşkanı adayı olarak gösteren partisinin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’yla önceki akşam bir yemek yedi.
Ailece.
Eşleriyle birlikte.
Ve dün Muharrem İnce bu yemekte Kılıçdaroğlu’yla yaptığı konuşmanın bir bölümünü açıkladı:
“Siz onursal genel başkan olun dedim. Yanıt vermedi. Ben imza toplamam ama delegeler gereğini yapar.”
Yani bir aile yemeğinde, dostça yapılan konuşmayı açıkladı.
Muharrem İnce’ye göre, bir gazetecinin bir siyasetçiye sorduğu sorunun yanıtını yayınlaması “ayıp”ama aynı parti çatısı altında, ülkenin geleceği için kader birliği etmiş iki adamdan birinin dostça yediği bir aile yemeğinde konuştuklarını ertesi gün herkese söylemesi “normal”.
Elbette siyasetçi siyasetçinin kurdudur.
Elbette koltuk sevdası olacaktır.
Elbette başarısını partinin başına geçerek perçinlemek isteyecektir Muharrem İnce.
Ama bunu yaparken en basit zarafet kuralından uzaklaşmak, dahası iki gün önce başkasına yaptığın suçlamanın beş beterini yapmak doğru bir şey değildir.
Böyle bir talebi açık etmenin, tartışmaya açmanın da bin türlü yolu, bin türlü adabı vardır.
Ama bu yapılan adapsızlıktır. Kimbilir belki de CHP’nin bir türlü iktidar olamamasının ardında, partiye hâkim olan bu “adapsızlığın” da rolü vardır.
Şimdi İsmail Küçükkaya bana bir mesaj atıp bu konudaki fikrimi sorsa, “Adam kaybetti” diye yanıt vermeyi isterim ama belki de sadece “Kaybetti” diye yazmayı tercih ederim.