Tatildeyim
Pazartesi günü yazı günüm değil. Dahası gazetedeki tek izin günüm. Üstelik de tatildeyim.
Hazır 15 Temmuz özel programları nedeniyle Teke Tek Bilim ve Spor Saati programları bu hafta yayınlanmayacağı için eşimle beraber, Ege kıyılarına tüymüşüm.
Sevgili ağabeyim Fikret Kızılok gibi anlatmak gerekirse "Uzanmışım kumsala, güneş damlar içime, yaşıyorum aheste, şimdi çok uzaklarda nafile telaşlarım, hayattan çalıyorum, umudum yarınlarda, tatildeyim" durumu anlayacağınız.
Öyle ki, telefonum bile tatile girmiş sanki.
Çalmıyor günlerdir.
Derken zııııırrrrrr....
Kötü haberdir olsa olsa diye alıyorum elime.
Bakıyorum ekranda sicil amirim, Umum Neşriyat Müdürüm Yavuz Barlas yazıyor.
"Tamam" diyorum, "Bu sefer kovuldum. Onu söylemek için arıyor".
Çünkü bu yayın yönetmeni denilen insan cinsi hayırlı bir iş için aramaz.
Yani arayıp "Abi, çok iyi yazdığın için iki maaş prim yazdım" ya da "Yahu uzun süredir sana zam yapmamışız. Biraz zam yapalım diye düşündük" diye arayanı görülmemiştir.