Yerli otomobilden sızdırdığım ilk bilgiler
Boş verin S-400, Trump mıramp gibi mevzuları. Yok F-35'ler gelmeyecekmiş, yok Rus uçağı mı almalıymışız gibi balata sıyırtan muhabbetleri.Bugün keyifli bir meseleden bahsedelim.
Benim sevdiğim, sizin de hem sevdiğiniz hem de merak ettiğinizi düşündüğüm bir konuya dalalım birlikte.
Yerli otomobil mevzuuna.
Bu köşenin eski okurları var, yeni okurları var.
Eskilere hatırlatmak, yenilere de bilgi vermek için geçmişte ne yazdığıma bir kısa değineyim.
Türkiye'de yerli otomobil mevzuu siyaseten gündeme getirildiği zaman, sektörün bilmişleri, mevcutları ve tabii onların medyadaki sözcüleri "Ne yerli otomobili canım. Dünyada yeterince marka var. Bunlar yaşayamazken biz niye bu işe girelim" diyordu.
Benim fikrim ise bambaşkaydı.
Burada şöyle yazıyordum:
"Gireceksek tam zamanı. Otomobilde devrim olacak. Elektrikli, otonom, sahipsiz otomobil devri başlıyor. 100 yıl gerideyiz ama bu yeni başlayan farklı bir yarış. Elektrikli otomobille bu yarışa gireceksek tam zamanı" diyordum.
Çeşitli yanlış hamlelerden sonra sonunda tam 13 ay önce doğru bir biçimde yerli otomobil konusuna girdi Türkiye.