5134 kilometre uzaktan geldi, ona sormuyor bize soruyor. Çünkü...
- TÜRKİYE'nin, Musul'da Rakka'da ne işi var? - Sincar’a niye karışıyor? - Başika’da ne işi var? Diye soranlar için... - Türkiye Musul’dan uzak dursun. Diyenler için... Bir örnek olsun diye yazıyorum......
- TÜRKİYE'nin, Musul'da Rakka'da ne işi var?
- Sincar’a niye karışıyor?
- Başika’da ne işi var?
Diye soranlar için...
- Türkiye Musul’dan uzak dursun.
Diyenler için...
Bir örnek olsun diye yazıyorum...
Önceki gün DHA geçti haberi:
“Dün gece geç saatlerde Erbil’e inen heyet açıkladı:
35 kişiden oluşan birliğimizi iki kat artırıp 70 kişiye çıkarıyoruz Kürt Peşmerge’ye danışmanlık yapıp eğiteceğiz. Irak’ın bu bölgesi ile güçlü bağlarımız var. Kürt Bölgesel Yönetimi ile görüşmelerimizde devam etmekte olan Musul operasyonunu görüşeceğiz.”
Dikkat!
“Güçlü bağlarımız var” dediği için sakın bu sözleri Türkiye’den giden bir heyet söyledi sanmayın.
Karayoluyla 5134 kilometre.
Havayoluyla 2177 kilometre uzaktan gelen bir başbakan söyledi.
İsveç Başbakan’ı Löfven...
Gelmesin mi?
Gelsin arkadaş.
Niye geldiğini zaten dünya biliyor.
Hangi ‘güçlü bağları’ olduğunu da biz biliyoruz.
Benim derdim bu değil.
Benim derdim, onlara gelince ‘hoş geldin töreni’ düzenleyen Bağdat’ın, bize gelince ‘istemezük’ demesinde...
Türkiye’de her türlü alçaklığı yapan PKK terör örgütünün Sincar hazırlığını gören Türkiye’ye “Neden geldin? Uzak dur” diyor.
5 bin kilometre uzaktan geleni alkışlıyor.
“Aman efendim, bu kadar asker getirmen yetmez, ne olur iki katına çıkar” diyor.
Ben de işte bunu soruyorum:
- Niye?
Bakın aynı gün yine aynı haber ajansı bir haber daha geçti.
“ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı uluslararası koalisyonun komutanlarından Korgeneral Stephen Townsend, önümüzdeki haftalarda yapılması beklenen Rakka operasyonuna katılacak güçlerin çoğunluğunu, Suriye Demokratik Güçleri’ne (SDF) bağlı YPG’nin oluşturacağını söyledi.”
Nokta.
Tamam mı şimdi “Niye” sorusunun cevabı.
Türkiye YPG’yi bir terör örgütü olarak görüyor.
ABD ise YPG’yi Rakka operasyonunda en büyük güç olarak kullanacağını açıklıyor.
Ve Washington’dan gelen bir işaret üzerine Bağdat Türkiye’ye “Gelme... Gelen askerlerini de al git” diyor.
Peki bu kadar basit midir?
Türkiye bu küçük oyunu görmezden mi gelecek?
Elbette hayır.
Eğer sınırının dibinde...
50 kilometre uzakta...
Kendi topraklarına saldıran... Askerini, vatandaşını katleden bir terör örgütüne böyle bir ‘yerleşme kapısı’nın açıldığını gören Türkiye durabilir mi?
Elbette duramaz...