Hangi denizci ile konuşsam aynı şeyi söylüyor
İKİ gündür yazıyorum... Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin neden bir denizcilik bakanlığı yoktur. Bu yazılar üzerine denizcilerden, doğaseverlerden, sahillerden inanılmaz bir destek geliyor. Ortak...
İKİ gündür yazıyorum...
Üç tarafı denizlerle çevrili ülkemizin neden bir denizcilik bakanlığı yoktur.
Bu yazılar üzerine denizcilerden, doğaseverlerden, sahillerden inanılmaz bir destek geliyor.
Ortak görüş şu:
Türkiye artık dünyanın en güzel koylarından oluşan bu doğa harikasına “daha ciddi bir şekilde sahip çıkmalıdır”.
Necati Zincirkıran abimizden, Can Pulak abimizden aynı soru geliyor:
- Neden bir denizcilik bakanlığımız yok.
Diyor ki:
“Osmanlı’da Bahriye nezareti vardı.”
Diyorum ki:
“Bütün büyük ülkelerin denizcilik bakanlığı vardır. Denizaşırı güçleri vardır.”
Bozburun Kooperatifi’nin genç yöneticisi Ceysun diyor ki:
“Neden bir denizcilik bakanlığımız yok.”
Kocabahçe’den Mehmet, Kuzbükü’nden Menderes, Fethiye’den Ticaret Odası Başkanı aynı şeyi söylüyor.
İşte bu sesleri dinleme zamanıdır.
Üstelik de tam zamanıdır.
İstanbul’da belediye başkanlığı yapmış, Haliç’te denizciliği tatmış bir Cumhurbaşkanımız var.
Gemi inşasından ulaştırmasına kadar denizci bir Başbakanımız var...
Yine denizci olan bir Milli Eğitim Bakanımız var.
Gerek sahillerin yeniden düzenlenmesi...
Gerekse denizcilik eğitimimizin gelişmesi için bulunmaz bir fırsattır bu.
Düşünün ki 1124 km’lik Datça-Fethiye arasındaki turizm sahili yalnızca bir belediye tarafından yönetiliyor.