Doğru ile yanlışın sınırını belirsizleştiren “hak”...
Minibüsteyiz. Önümdeki koltukta 75-80 yaşlarında bir beyefendi oturuyor. Minibüse binerken “Bismillah!” deyişi ile dikkatimi çekti. Genelde orta yaşı devirmiş hanımlarda rastlarım, yürekten söylenen Besmele...
Minibüsteyiz. Önümdeki koltukta 75-80 yaşlarında bir beyefendi oturuyor. Minibüse binerken “Bismillah!” deyişi ile dikkatimi çekti. Genelde orta yaşı devirmiş hanımlarda rastlarım, yürekten söylenen Besmele ile adım atışa. Hatta yaşlı karı-kocadan kadın seslice “Bismillah” deyince adamın “Niye bağırıyorsun? Allah’ı kendin kadar sağır mı zannettin!” ikazına rastlamışlığım dahi vardır.
Evet, bej rengi pantolon, sütlü kahve tişört ve bej rengi mont giymiş, 75-80 yaşlarındaki beyin Besmele’si dikkatimi çekti.
Yolcu sayısı, koltukları doldurmaya yetmedi henüz. Şoförler arabadan arabaya “Yağmur yağdı, böyle oldu, nerede bu yolcular!” diye şikâyette bulunuyor.
Bej rengi montlu adamın yanına bir kadın oturdu. Kadın minibüse binerken farkına varmadım. Onun için kadını size tarif etmem mümkün değil. Sadece...