Dün dünde kalmıyor, tarih bugünden geriye tekrar tekrar yazılıyor...
I-Ortaokul öğrencisi idim, gündüz saatleri boyunca radyonun sürekli açık olduğu bir evde geçti çocukluğum. Halk hikayelerini, pehlivan tefrikalarını, ‘Arkası Yarın’larda Türk ve Dünya...
I-
Ortaokul öğrencisi idim, gündüz saatleri boyunca radyonun sürekli açık olduğu bir evde geçti çocukluğum. Halk hikayelerini, pehlivan tefrikalarını, ‘Arkası Yarın’larda Türk ve Dünya klasiklerini, Çocuk Bahçesi’nde çocuk klasiklerini dinleye dinleye büyüdüm.
Çocuk Bahçesi’nde en unutamadığım kitaplardan biri Anne Frank’ın Hatıra Defteri’dir. 16:30’da başlayan, yanlış hatırlamıyorsam 20 dakika süren programı dinlerken kendimi unutacak kadar “Anne” olurdum. Küçük kızın mahzendeki hayatını kendi varlığımı erite erite dinledikten sonra bizim mahzene, “sığınak”a girerdim. Dört katlı sekiz daireli apartmanımızın alt katında “sığınak” ve her daire için odun ve kömür koyacakları bölmeler vardı. “Sığınak”ın boş tutulmasına dair toplantılar yapılır ama yine de gaz sobası yakanlar kullanmadıkları eşyalarını, kömür yakanlar ise odunlarını koyardı. Küçük odalar ancak 3 ton kömürü aldığı için kömürü tutuşturmak için gerekli olan odun “sığınak”ta bir köşeye yığılırdı.
Benim “çocuk bahçem” bitince rahmetli büyükannem ile ertesi gün için odun ve kömür almaya giderdik bodruma. Büyükannem bir köşede odunları elindeki keserle kıyarken ben Kıbrıs Barış Harekâtı...