Hayatın anlamını, kaybettiğimiz yerde tekrar bulabilecek miyiz?

Son yıllarda kendimizden ya da yakınlarımızdan çok duyduğumuz iki şikâyet var: “Canım bir şey yapmak istemiyor. Elim ayağım tutmuyor. Hiçbir şeyin tadı yok. İnsanlar eskisi gibi değil....

Son yıllarda kendimizden ya da yakınlarımızdan çok duyduğumuz iki şikâyet var:

“Canım bir şey yapmak istemiyor. Elim ayağım tutmuyor. Hiçbir şeyin tadı yok. İnsanlar eskisi gibi değil. Yaşamanın ne anlamı var ki. Kimse ile konuşacak iki çift laf bulamıyorum.”

“Herkes keyfinin derdinde. Dünya umurlarında değil. Ne yiyelim ne giyelim, başka da dertleri yok. İnsan gibi insan ile konuşmaya hasret kaldık. O onu demiş, bu bunu giymiş.”

Bu iki şikâyet kategorisi birbirine uzak gibi duruyor. Birinciler kederli ve kederini kendi içinde yaşayanlar, ikinciler başkalarının neşesini kıskananlar diye ilk bakışta kabaca ayırmak mümkün.

Peki, o kıskanılan her anını paylaşanlar, paylaşımları ile başkalarının haset...

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
21. yüzyılı kim temsil ediyor? Aptallar ve aptallıklar mı? 22 Kasım 2024 | 40 Okunma 19. yüzyıl epidemiye âşık, 21. yüzyıl laboratuvarda üretilmiş virüslerin eseri/esiri 15 Kasım 2024 | 97 Okunma Şiir Cumhuriyeti’nin o yalnız vatandaşları, merhaba... 08 Kasım 2024 | 201 Okunma Dizilerde Türk bayrağı... 01 Kasım 2024 | 308 Okunma Verilen hediye geri alınır mı? 25 Ekim 2024 | 141 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar