Milli ve yerli / ‘Paragöz yozlaşma’
ICumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülleri her yıl 29 Ekim'de açıklanıyor, yılın sonunda sahiplerine bir tören ile takdim ediliyor. Bu yıl ödül alan şahsiyetlerin isimlerini biliyorsunuz: Edebiyat...
I
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Ödülleri her yıl 29 Ekim'de açıklanıyor, yılın sonunda sahiplerine bir tören ile takdim ediliyor. Bu yıl ödül alan şahsiyetlerin isimlerini biliyorsunuz: Edebiyat dalında Mustafa Kutlu, sosyal bilimler dalında Prof. Dr. Kemal Haşim Karpat, müzik dalında Prof. Dr. Erol Parlak, klasik sanatlar dalında Ferudun Özgören, vefa dalında merhum Prof. Dr. Süheyl Ünver.
Kamuoyu genellikle ödül alan isimleri merkeze alır. Bendeniz için daima jürinin ödül verirken belirlemiş olduğu ortak frekans merak konusudur. 2016 yılının ödül sahiplerini bir arada düşündüğümüzde, ödül sahiplerinin ortak duruşunun, kader ve keder temasından muazzam eserler inşa etmek olduğunu, bu eserleri inşa ederken yaslandıkları enerjininse, metafizik ürpertiden metafizik bir neşveye geçen bir yönünün olduğunu fark edersiniz. Merhum Süheyl Ünver'in ailesi adına ödülü alan Prof. Dr. Ahmet Güneri Sayar'ın konuşması bunu çok çarpıcı bir şekilde ortaya koydu. Merhum Süheyl Ünver, işgal güçlerinin toplarını Dolmabahçe Sarayı'na çevirdiği zamanlara tanık olmuş bir şahsiyet olarak o an yaşadığı keder ve kederinden çıkardığı sorumluluk ahlakı ile abidevi eserler ortaya koydu.