“Ne zaman bizi bu kadar parçalayıp ayrıştırdılar?”
Başlıkta gördüğünüz ifade bir dizi oyuncusuna ait. İyi niyet ile söylenmiş, lakin dönemin ruhunu kavrayamamış, nostaljinin nehrinde yüzen bir cümle.Ne var ki bu cümle her zaman iyi niyet ile söylenmiyor....
Başlıkta gördüğünüz ifade bir dizi oyuncusuna ait. İyi niyet ile söylenmiş, lakin dönemin ruhunu kavrayamamış, nostaljinin nehrinde yüzen bir cümle.
Ne var ki bu cümle her zaman iyi niyet ile söylenmiyor. “Bizi ayıranlar, bölenler var” demek için de söyleniyor. “Ne geldiyse başımıza, filanlar falanlar yüzünden” demek için de...
Anakronik bir tarih anlayışımız vardı... Post modern dünyada anakronik anlayış iyice belirginleşti. Gündelik hayatın bir parçasını derinlemesine ele alan sosyolojik ve tarihi çalışmalar pek yoktu zaten. Bu yokluğun üstüne medyanın ürettiği “biz” ve “onlar” ayırımı ilave olunca, ahali kendine göre bir geçmiş inşa etmekte pek başarılı oldu.
Geçen gün sosyal bilimci bir arkadaşım, bir sohbet esnasında “Günümüz gençliğinde sabır yok, hiçbir değerimiz kalmadı” deyince itiraz cümlesi olarak şu uzun tekerlememi söyledim:
“Değerlerimiz değerlidir değerli misafirler. Şimdi huzurunuza her birimizin ne kadar değerli olduğunu anlatmak üzere değerli bir konuşmacımız geliyor. Konuşmasının başlığı değerler eğitiminin değerlendirilişi.”
Arkadaşım önce kahkaha attı ardından “Ama senin de kabul etmen gerekiyor ki günümüz gençliğinde hiç sabır YOK” dedi.