“Telefon konuşmam nasıl bilimsel veri haline geldi?”
“Her şey FaceApp ile başladı. Babaannemin telefonuna FaceApp indirdiğim gün okula geç kaldım. Neden geç kaldığımı ortak proje yaptığımız insan kişisine anlattım...
Niye mi insan kişisi. Adını anmak istemediğimden. Tamam anayım. Cümlemi baştan alıyorum o halde.
Bir projede yolumuz kesiştiği için arkadaşım demek zorunda kaldığım Murat’a neden geç kaldığımı anlattım. Fotokopi kuyruğunda laf lafı açtı. Esasında hiçbir şeyin hiçbir şeyi açtığı yokmuş ama... Yani ben öyle can sıkıntısından... Karşı taraf da sordukça sorunca...
Bizim aile hikayeleri anlatmakla bitecek gibi değildir zaten. İngilizce hazırlıkta Norveçli hoca bile örnek vereceği zaman “For example Bayan Naciye” diye bir cümleye başlayınca bütün sınıf dikkat kesilirdi. Bayan Naciye dediği babaannem. Nereden mi biliyor elin Norveçlisi. Sınıfta hayat hikayenizi anlatın başlığı altında bir iki kere babaannemli sayfalardan bir iki sayfa paylaşmıştım. Ne bileyim Kuzey’in soğuk adamının bizim nineyle bu kadar ünsiyet kesbedeceğini. Niye mi Osmanlıca’ya vurdum? Konu babaanne olunca dil kayıyor.