Yüzde 44’ü kadın 36 bin çalışanla istihdamda bir numara
A101 onuncu yılını geride bıraktı. Geçen hafta, A101 CEO’su Erhan Bostan’la görüştük. Bostan, 81 ilde 870 ilçede faaliyet gösteren tek perakende zinciri olduklarına dikkat çekti ve “bunun nedeni...
A101 onuncu yılını geride bıraktı. Geçen hafta, A101 CEO’su Erhan Bostan’la görüştük. Bostan, 81 ilde 870 ilçede faaliyet gösteren tek perakende zinciri olduklarına dikkat çekti ve “bunun nedeni müşterilerimizde yarattığımız güvendir” dedi. A101, cirosal olarak 5 senede 6.5 kat büyüyerek, Türkiye’nin en büyük 20 şirketi arasına girdi. 7 bin 500 mağazasında, günde 2.5 milyondan fazla fiş kesiliyor.
Bostan, en çok çalışan sayısıyla gurur duyduğunu belirtiyor. 36 bin kişiye istihdam sağlayan kuruluşta çalışanların yüzde 44’ü kadın. Ayrıca, Türkiye’nin en çok engelli çalıştıran şirketi de A101. Bostan, kendisinin ve ekibinin düzenli olarak mağazalarda zaman geçirdiğini, araştırmalarla müşteri beklentilerini ölçüp, hzılı bir biçimde cevap verdiklerini vurguluyor. Bunun sonucunda düzenli müşterilerin memnuniyet oranı %94, tekrar satın alma oranı %98, tavsiye etme oranı %93 gibi rakamlara ulaşmış.
Türk turizmine yeni nesil yatırımlar gerek
Dünyanın en iyi otel markalarından olan, 20 ülkede 11 otel ve 28 spa işleten Six Senses Hotels Resorts Spas, Avrupa’daki büyüme planlarına Türkiye’yi de dahil etti. 2017’de Türkiye pazarına giriş yapan ve yenilenme sürecini tamamlayan Six Senses Kaplankaya 1 Mayıs’ta kapılarını açıyor. Altı ay süren yenilenme sürecinde toplam 20 milyon dolarlık dönüşüm yatırımı yapıldı. Projenin toplam otel yatırımıysa 250 milyon dolar. Geçen hafta, düzenlenen basın toplantısında Capital Partners Kurucu Ortağı Burak Öymen, ve Six Senses Kaplankaya Genel Müdürü Lionel Valla, Türkiye’ye güvendiklerini ve geçtiğimiz dönemde, yatırımlarına kesintisiz olarak devam ettiklerini vurguladılar.
Six Senses Kaplankaya yeni nesil bir turizm yatırımı olarak incelemeye değer bir örnek sunuyor. Yapım aşamasında doğanın zarar görmemesi için büyük özen gösterilen tesis, kendi suyunu üretiyor ve sıfır atık politikasıyla çalışıyor. Yiyecekler, yakın coğrafyadan ve yerli üreticiden temin ediliyor. Çalışanların bölge halkından olmasına özen gösteriliyor. Tesisin sunduğu sakin ve doğal güzeillik, çevredeki tarihi mirasla birleşince, bölge Batı Avrupalı turistler için bir cazibe merkezi oluşturdu. Bu yılki rezervasyonların yüzde 80’i şimdiden doldu.
Şehir yaşamının stresine karşı neler yapmalı?