‘No-name’ kişilerle yürütülen siyaset çözüm üretemiyor.. Bu sonuca nasıl vardığımı açıklıyorum
Birkaç akşam önce, bir grup akademisyen dostla, Ankara’da bir lokantada buluştuk.Lokantaya tam saatinde vardığımda, dostlarla buluşacağım masaya doğru ilerlerken, bir garip durum dikkatimi çekti. Her zamankinden daha...
Birkaç akşam önce, bir grup akademisyen dostla, Ankara’da bir lokantada buluştuk.
Lokantaya tam saatinde vardığımda, dostlarla buluşacağım masaya doğru ilerlerken, bir garip durum dikkatimi çekti. Her zamankinden daha kalabalıktı lokanta; hatta alışılmadık derecede kalabalık… Neredeyse hepsinin koyu renk takım elbiseli erkek olduğu müşteriler yanından geçerek rekor sıcağa uygun giyinmiş bizim dostların bekleştiği masayı bulmam kolay oldu.
“Kim bunlar?” diye düşünceye dalmışken, kendime sorduğum soruya cevap lokantanın bize bakan duvarına yerleştirilmiş televizyon ekranından geldi: AK Parti’nin o gün 22. yaşgünü kutlamalarından biri varmış; komşu masalardaki siyah giysililer o toplantıdan bizim lokantaya düşenler olmalıydı.
Garip olan şu: Lokantayı dolduran o kadar insan içerisinde bana tanıdık gelen pek bir yüz yoktu…
Beş-on yıl önce böyle bir ortama girdiğimde durum çok farklı olurdu…
AK Partililer, o zaman isimleri yalnızca benim gibi fazla uzaklarında bulunmayan bir gazeteci tarafından değil, toplumun siyasete meraklı her kesiminden insanlar tarafından da bilinen kişilerdi.