“Adalet herkese lazım” diye diye yargı kurumlarının çatıştığı bir ülke haline geldik…
Herhalde Türkçemizi zenginleştiren deyimler arasında en fazlası ‘adalet’ üzerinedir.İyi bir şey mi bu?Herhalde iyi bir şey değil. Deyimlerin çokluğu adaletin yokluğu anlamına da gelebilir.İsterseniz...
Herhalde Türkçemizi zenginleştiren deyimler arasında en fazlası ‘adalet’ üzerinedir.
İyi bir şey mi bu?
Herhalde iyi bir şey değil. Deyimlerin çokluğu adaletin yokluğu anlamına da gelebilir.
İsterseniz güncelliğini yeniden kazanan Can Atalay konusuna yakından bakalım.
Can Atalay Türkiye İşçi Partisi (TİP) tarafından Hatay’da milletvekili adayı gösterildi. Parti, Atalay’ın içerisinde yer aldığı adaylar listesini Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) gönderdi. YSK listeler üzerinde çalışıp yasalar açısından adaylığını sakıncalı gördükleri kişileri listelerden eledi; elenenler arasında Atalay bulunmuyordu. TİP’ten aday gösterilmiş, YSK’dan onaylı aday Can Atalay, Hataylı seçmenlerin oylarıyla milletvekili seçilmeyi başardı. O arada hakkında açılmış bir davadan dolayı Atalay cezaevine girmişti; onun yerine avukatı Meclis’e gidip YSK’nın kazandığını onayladığı milletvekili Atalay’ın mazbatasını aldı. Meclis’in açıldığı ilk günden bu güne, oturumları yönetenler her okuttuğunda, milletvekilleri listesinde Can Atalay’ın ismi de yer alıyor…
Her yönüyle milletvekili olan Can Atalay ise TBMM’de yer alamıyor.