Başkan ile gazete patronu ve iki muhabir.. Olmaz denilen şey oldu…
Arkanıza yaslanın ve birlikte düşünmeye başlayalım: Hayali bir gazete patronu, kendisine devletin en yüksek yöneticisinden yöneltilen baş başa bir yemekte buluşma davetini red ediyor. Daveti iletene de, “Eğer benimle...
Arkanıza yaslanın ve birlikte düşünmeye başlayalım: Hayali bir gazete patronu, kendisine devletin en yüksek yöneticisinden yöneltilen baş başa bir yemekte buluşma davetini red ediyor. Daveti iletene de, “Eğer benimle görüşülmek isteniyorsa tek başıma gelmem, yanımda iki muhabiri de getiririm… Görüşmelerimiz de yazılmamak kaydıyla olmaz, makamda ne konuşulmuşsa hepsini yarınki gazetede yazılı ve sesli olarak yayınlarız” diyor…
Fazla hayalci geldi bu senaryo değil mi?
Bunun aynısı ABD’de gerçekleşti.
Beyaz Saray’ın basın sözcüsü New York Times‘ın (NYT) sahibi A. G. Sulzberger‘i Donald Trump‘la baş başa bir yemeğe davet etti; davet edilen “Yalnız gelmem, konuşulanları haberleştirmek üzere iki muhabirle kendisini ziyaret ederim” mukabelesinde bulundu.
Gerekçesi de önemli.
Geçen Temmuz ayında aldığı benzer bir davete yazılmaması kaydını kabul ederek yalnız başına gitmiş A. G. (‘Ey Ci’ diye okunuyor ve kendisinden böyle söz edilmesini istiyor NYT patronu). Görüşmüş, konuşmuşlar. Dokuz gün sonra, Trump, bir Twit atarak buluşmalarını duyurduğu gibi, genç NYT patronunun da ‘çakma haber’ konusunda kendisine hak verdiğini ileri sürmüş.