Enver Altaylı bir zamanlar ‘efsane’ muamelesi görürdü, şimdi ise akrabalık bağı mahzurlu bulunuyor…

Eskiler “Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli” sözünü sıkça tekrarlardı. Uzun yıllar yadırgadığım bu söz hayatı düz bir gelişme çizgisi olarak görmeyen bir değerlendirmenin sonucu.

Eskiler “Ne oldum dememeli, ne olacağım demeli” sözünü sıkça tekrarlardı.

Uzun yıllar yadırgadığım bu söz hayatı düz bir gelişme çizgisi olarak görmeyen bir değerlendirmenin sonucu. Osmanlı’nın devleti her şeyin ve herkesin üstünde bilen, devletin hizmetindeki insanları ‘kapı kulu’ sayıp fazla önemsemeyen özelliğini düşündüğünüzde söz ayrı bir anlam taşıyor.

Padişah’tan sonraki en önemli makam olan sadrazamlığa kadar yükselmiş bir kapı kulunun devran değişince her şeyini kaybedebildiği bir geleneğin yansıması…

Padişah damadı olmak bile kelleyi korumak için yeterli değil o gelenekte. 

Hiç tarih kitabı okumayanlar bile ‘Muhteşem Yüzyıl’ dizisininin kahramanlarından Pargalı İbrahim’i hatırlar. Padişah damadıydı Pargalı; o sayede 28 yaşında mührü alıp 15 yıla yakın süreyle (1523-1536) sadrazamlık yapmıştı. Makbul İbrahim Paşa olarak anılmaktaydı. Sonu iyi gelmedi; hem maddi her şeyini hem de canını kaybetti ve arkasından ‘Maktul İbrahim Paşa’ olarak anılmaya başladı…

Makbul olan maktul da olabiliyor bizde…

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Adalet herkese lazım 22 Kasım 2024 | 945 Okunma Can ile Canan arasında tam bir mutabakat varmış 21 Kasım 2024 | 1.276 Okunma Kınarsın, bir daha yapmamasını söylersin… Fakat ihraç? 19 Kasım 2024 | 2.856 Okunma İşimiz papatya falına kaldı: Kopacak mı, kopmayacak mı? 17 Kasım 2024 | 584 Okunma Erdoğan “Mutabakatımız tam” diyor ama… 15 Kasım 2024 | 1.310 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar 1 yorum