Her gün bir kitap devrilebilir, günlük işleri de aksatmadan.. Üstelik filmseverlerin seçeneği de çok…
“Artık eskisi kadar filmlerden ve kitaplardan söz etmiyorsun” diyorlar. Doğru. Film izlemediğim ya da kitap okumadığımdan kaynaklanmıyor bu; izlediklerim ve okuduklarımın okurların beğenileriyle örtüşeceği kanaatinde değilim, biraz ondan…
Gündem de izin vermiyor zaten.
Geçmişte olağanüstü güzellikte romantik ve insan ilişkilerinin saf halinde sergilendiği, çok izlenip çok para kazandırmış filmlere imza atmış bir kadın rejisörle yapılan mülakatta okudum. “Neden yeni filmleriniz yok?” sorusuna, “Bugünün insanı için romantizmin anlamı kalmadı, varsa yoksa aksiyon filmleriyle sert ilişkiler; kendime bir fırsat aralığı göremiyorum” cevabını veriyordu geçen yılın sonlarında ölen Penny Marshall…
Kitap konusu da pek farklı değil.
Önceki gün ABD televizyonlarının bir gece yarısı programında, görevini ‘insanları eğlendirmek’ olarak belirlemiş ve uzun programının yarısını her gece birilerini ‘tiye almak’ ile dolduran biri, Jimmy Fallon, bir baktım, masasının üzerine yığdığı yarım düzine kitabı tek tek tanıtıyor. Sadece tanıtıp tavsiye etmekle de kalmıyor, izleyicilerini ödüllü bir okuma yarışına davet de ediyor… Birkaç gün içinde o kitapları okuyacaklar, beğeni listesi yapacaklar; en çok beğenilen kitabı çok beğenenlere ödül verecek…
Birkaç gün içerisinde kocaman altı kitap okunacak…
Var mısınız?