Heyecanlı bir gerilim romanı gibi: Biz seçime giderken etrafımızdaki sular ısınıyor…
Neyse, muhalefet cephesi sonunda seçime ‘geniş ittifak’ halinde girmeye karar verdi ve bunu açıklamaya da hazır hale geldi: HDP’nin kendi başına hareket etmesi, geri kalanların -CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat...
Neyse, muhalefet cephesi sonunda seçime ‘geniş ittifak’ halinde girmeye karar verdi ve bunu açıklamaya da hazır hale geldi: HDP’nin kendi başına hareket etmesi, geri kalanların -CHP, İYİ Parti, Saadet ve Demokrat Parti’nin- genel seçimde aynı listede sandığa gitmesi öngörülüyor…
Bu yolla ‘Cumhur İttifakı’ karşısında bir eksiğiyle tek cephe oluşturmuş oluyor muhalefet…
Ne diyelim, hayırlı olsun…
Şu aşamada diyeceğim şu: İyi ki, seçim tarihi olabildiğince erkene alınmış…
Etrafımızda sular fena halde ısınıyor ve bölgeyle ilgili en kötü senaryo için kolların sıvandığı kendini belli ediyor.
Hedefte İran’ın bulunduğu ve Tahran yönetiminin köşeye sıkıştırılma işleminin İsrail’in güdümünde başlatıldığı ve etrafımızdaki ‘devlet niteliğini kaybetmiş devletler’ arasına bir yenisinin daha eklenmesiyle sonuçlanabilecek bir senaryo bu.