İktidar içten dıştan sorunlara muhatap, bu da telaşa sebep oluyor, telaş ise iktidarlar için iyi değildir…
Geçenlerde bir hayırlı iş için bulunduğum kalabalık bir ortamda iktidar partisi milletvekili olduğunu öğrendiğim birinden çok keskin muhalif sözler dinledim; hem de etraftan ve benden herhangi bir kışkırtma gerekmeden…
Ev sahibi dostuma “Eski milletvekili mi?” diye sorduğumda aldığım cevap beni müthiş şaşırttı.
İlk kez karşılaştığım o bayağı eleştirel sözlerin sahibi halen Meclis sıralarında oturuyor…
Şaşkınlığımı sonradan paylaştığım bilgi sahibi insanlar bu durumun çok yaygın olduğunu bildirdiler. İktidar partisindeki muhalif üyelerin sayısı az değilmiş…
Bu bilgiden hemen “Yeni oluşacak partiye Meclis’ten epey katılım olur” sonucunu çıkarmayın lütfen. Uzun yıllara dayalı gözlemlerim sayesinde, Meclis’e kadar gelmeyi başarmış siyasilerin iktidardan kopmalarının zor -neredeyse imkansız- olduğunu biliyorum. Milletvekillerinin bakan olana kadar ağızları hep eleştiriye kayar…
Geçmişte iktidar partisinden ayrılarak yeni partiler oluşturanlar çıkmadı mı? Çıktı elbette. Demokrat Parti (DP), CHP üyesi dört milletvekilinin eseriydi. DP’den Hürriyet Partisi ile ayrılanlar da oldu. CHP Güven Partisi’ni doğurmuştu; Adalet Partisi de Demokratik Parti’yi…