Olimpiyat açılış ve kapanıştan ibaret değildir
Paris Olimpiyat Oyunları, batı dünyasıyla ilişkimizin itinayla kopartılmaya çalışıldığı bir dönemde evlerimize (!) konuk oldu.
Belki biz de, hem de dünyayla sanal olarak birleşebilmek hem de kaotik ülke gündeminden bir süreliğine bile olsa ayrılabilmek için oyunlara odaklandık. Popüler kültürün egemen olduğu her toplum gibi olimpiyatı, açılış töreni üstünden masaya yatırdık. Oysa olimpiyat yalnızca açılış ve kapanıştan ibaret değildi.
Olimpiyat düşüncesinin babası Pierre de Coubertin, Dominikli bir papazdan aparttığı Citius, Altius, Fortius yani daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü sloganıyla yola koyulmuştu. Bu slogana 2021 yılında ‘communiter’ yani ‘birlikte’ eklendi. Sanayi devriminin dünyayı değiştirmekte olduğu 1900’lü yılların hemen başında olimpiyatlar başı sonu çok da belli olmayan panayırlara, fuarlara dönüşmüştü. Olimpiyatların yalnızca ‘gelişmiş’ ülkelerde düzenlenmesiyle, çıkabilecek olası arızalar önlenmiş, Coubertin’in sportif ilkelerine sadık kalınmıştı.