Batının piyonu Yunanistan
Yunanistan’da kurşuna dizilmeye hevesli generaller, ülkelerini ‘eşek’ olarak konumlandırdıkları müddetçe, elbette semer vuran çok olacaktır
Yunanistan tam 450 sene Osmanlı (Türk) egemenliği altında yaşadı. Bu denli uzun süre esnasında, Yunanlılar maddi ve manevi değerlerinden hiçbir şey kaybetmeyerek bu günlere geldiler.
Osmanlı, imparatorluk dahilindeki tüm unsurlara olduğu gibi Rum asıllı vatandaşlarına da hoşgörülü davrandı. Böyle davranmak zorundaydı. Zira dinleri (İslamiyet) bunu gerektiriyordu. Her Müslüman bilir ki, kul hakkı çok büyük günahtır; gayr-i Müslim hakkı Müslüman hakkından daha mühimdir.
İslamiyet, inansın veya inanmasın veya neye inanırsa inansın; hiç kimsenin canına, malına, ırzına, diline ve dinine karışmaz, karışılmasına asla müsaade etmez.
İslamiyet’in adaleti sayesinde, hem tüm değerlerini koruyup geliştirdiler ve hem de, Osmanlı korumasında kalarak, farklı Hıristiyan mezheplerinin saldırılarından emin oldular.
1789’daki Fransız İhtilali’nden sonra, dünyadaki dengeler değişti. Milliyetçilik fikri, imparatorlukları temelinden sarstı ve sonunda, hepsini yıktı.
Yunanlılar, 1821 Mora isyanını, Batılı ağababalarının teşvik ve desteğiyle başlattı
.....