Çürümüş bir şeyler var YÖK krallığında

1601 yılında Shakespeare tarafından yazılan ve dünya edebiyatının en ünlü trajedilerinden birisi kabul edilen ʺHamletʺ adlı oyunun ilk perdesinin dördüncü sahnesinde Horatio’nun: ʺNereye varacak bunların...

1601 yılında Shakespeare tarafından yazılan ve dünya edebiyatının en ünlü trajedilerinden birisi kabul edilen ʺHamletʺ adlı oyunun ilk perdesinin dördüncü sahnesinde Horatio’nun: ʺNereye varacak bunların sonu?ʺ sorusuna Marcellus; tiyatro tarihine geçecek ve günümüze kadar pek çok simgelere kaynaklık edecek şu cevabı verir:

ʺKokuşmuş bir şeyler var şu Danimarka krallığında…ʺ

Kurumsal bir çürümüşlük ya da kokuşmuşluğu betimlemek için kullanılan Hamlet’e ait bu tirat bugün her dilde evrensel bir retorik haline geldi.

Bugün aynı söylemi, adrese teslim akademik kadro ilanları, üniversitelerde FETÖ/PDY yapılanması, genç öğretim üyelerine yönelik mobbing, üniversitelerin başarı sıralamalarının düşüşü, rektörlerin keyfi uygulamaları gibi pek çok kronikleşmiş sorunun odağında ve ana kaynağında olan YÖK hakkında da rahatlıkla kullanabiliriz.

Keza artık ülkemiz eğitimindeki derinleşen sorunun kökenindeki bu kurumda yaşanan skandallar zinciri daha farklı bir yaklaşımı olanaklı kılmıyor ne yazık ki. Bu yüzden YÖK ile ilgili bu sorunların cesaretle dile getirilmesi ve çözüm aranması Türkiye’nin GELECEK nesillerinin meselesi haline geldi. Çünkü ülkemizin gelişmişliği üniversitelerinde üretilen bilimsel, kültürel ve teknolojik değerlerle doğrudan ilişkili. Osmanlı’da Tanzimat’la başlayan, Cumhuriyet’le devam edip günümüze gelen üniversite eğitimiyle olan imtihanımızda hangi noktadayız bu ayrı bir tartışmanın konusu ama mevcut eğitim sorunlarının çözümünün, üniversitelerin tepesine bir karabasan gibi çöken YÖK’te ve onun yönetim kademelerinde olduğunun tespitini yapmadan yola koyulamayız.

YÖK LAYÜSEL (SORUMSUZ) BİR KURUM MU?

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
GÜÇLÜ DEĞİLSEN ÖL! Kanuni ve Safiye Sultan’ın vahşi düzeni 17 Ocak 2025 | 1.585 Okunma Tiyatroda 9 yıl bekledi, yalnızca aslan rolü istedi, kükremek için! Vermediler, canına kıydı… 15 Ocak 2025 | 3.047 Okunma “Dilan Polat bile kurtuldu, yakında her şey unutulur” diyormuş… 13 Ocak 2025 | 2.488 Okunma Oyunculuk ajanslarında yaşananlar… Bir taciz hikâyesi ve ünlü bir ismin gözyaşları 11 Ocak 2025 | 3.203 Okunma Rekabet Kurulu’ndan oyunculuk ajanslarına soruşturma ve “İş”e dönüştürülen özel hayatlar 09 Ocak 2025 | 8.586 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar