Efendi ile Uşağı; Aydın Doğan-Ahmet Hakan
Bu efendi-köle ilişkisini tanımlamak o kadar kolay değil.Klasik normlara pek uymuyor. Şöyle biraz kitap karıştırıp, öteye beriye baktığımda, onlar için tıpa tıp oturan roman ya da oyun karakteri bulamadım....
Bu efendi-köle ilişkisini tanımlamak o kadar kolay değil.
Klasik normlara pek uymuyor. Şöyle biraz kitap karıştırıp, öteye beriye baktığımda, onlar için tıpa tıp oturan roman ya da oyun karakteri bulamadım. Yalnızca iki eserin toplamı, bana Aydın Doğan ile Ahmet Hakan arasındaki ilişkiye daha uygun düşüyormuş gibi geldi.
Sözgelimi, Tolstoy'un “Efendi ile Uşağı” adlı eserindeki Vasili Andreyeviç ve uşağı Nikita karakterleri.
Karlı ve fırtınalı bir kış gecesi, para için yola koyulan Vasili Andreyeviç ile uşağı Nikita, hep yanlış yola girip zor durumda kalsalar da onlara yardım eden birileri çıkar. Kapısını çaldıkları evlerde sıcak içkiler ve yiyecekler ikram edilir. Tolstoy belki de kullandığı metaforla hayatın her insana bir şans vereceğini anlatmak ister. Lâkin para ve hırs daha önemlidir. Devam ederler. Nikita efendisine koşulsuz biat eder.
Sonunda uçurumun kenarına gelirler. Bu yolun sonudur. Vasili Andreyeviç, sırtındaki kürkü, gocukları ve kalpağıyla zaten korunaklıdır ama Nikita tir tir titremektedir. Efendi, uşağını orada dımdızlak bırakarak, yanında getirdiği atına atlayıp döner. Nikita'yı hiç düşünmez. Uşağı, ucuz bir hayatı olduğundan zaten ölmeyi hak etmektedir. Kendi hayatı çok değerlidir.
Ahmet Hakan'ın sonu böyle olacak diye yazmadım bunu tabii. Onu Allah bilir. Ama Ahmet Hakan'ın, 2000'li yılların başında Aydın Doğan'ın İGDAŞ yolsuzluğu ve bu yolsuzlukta adı geçen İroni Ajans'taki yüzde 30 ortaklığı nedeniyle kendisini iyice sıkıştırmasından sonra 2004'de Nikita olmayı kabul ettiğini anlıyoruz.
Aydın Doğan'ın maiyetindekilerden Kâhya olan Ertuğrul Özkök ise Uşak da Ahmet Hakan olarak kabul edilmeli. Rolleri ve görevleri farklı çünkü.