Firar ettikleri ülkelerin istihbaratında çalışan FETÖ’cüler teşhir edilmeyecek mi?

Türkiye Gazetesi Yazarı Fuat Uğur’un bugünkü (03.03.2022)’’ Firar ettikleri ülkelerin istihbaratında çalışan FETÖ’cüler teşhir edilmeyecek mi?’’ başlıklı yazısı.

Devletimizin tüm kurumlarına 40 yıldan beri sızan FETÖ’cülerin büyük bir kısmı, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından kamudan ihraç edildi. Hatırı sayılır oranda bölümü de tutuklandı ve yargılandı. Lâkin dünyada eşi az bulunur bu “canlı türü”nün hatırı sayılır bir popülasyonu da firar etmeyi başardı ve onları yıllar boyu besleyen sahiplerinin kucaklarında aldılar soluğu.

Bugün “dost ve müttefiklerimiz” olan Avrupa Birliği ülkeleri ile ABD’deki FETÖ’cüler öylesine pervasız ve fütursuz ki, sahibinin tasmasından havlayan köpek gibi sürekli dişlerini gösteriyorlar ülkemize. Ama işin daha vahim tarafı, 15 Temmuz öncesi Türk Silahlı Kuvvetleri ve Millî İstihbarat Teşkilatı gibi kritik kurumlarımızda “görev” yapan FETÖ’cülerin, firar ettikleri ülkelerin devlet kurumlarında “memur” olarak istihdam edilmeleri. Yabancı ülkelerin FETÖ'cüleri hangi kurumlarda çalıştırdıkları da belli; Ordu ve İstihbarat. Örneğin Almanya’da Alman Ordusu ve dış istihbarat teşkilatı BND.

ABD’de durum biraz daha farklı. FETÖ’cüler zaten Türkiye’deyken de CIA ve Pentagon’a bağlı çalıştıkları için, firar ettiklerinde onları bekleyen makamlar bu kurumlarda hazırdı...

Bunları anlatıyorum, çünkü geçtiğimiz gün aldığım bir bilgi beni ziyadesiyle endişelendirdi. MİT’in içine sızmış olan ve 15 Temmuz sonrası yurt dışına kaçan bir FETÖ’cü istihbaratçının, firar ettiği ülkenin istihbarat teşkilatının “Türkiye masası”nda göreve başladığı bilgisini aldım. Hem TSK, hem de MİT’in FETÖ’cülerden arındırılmaya başladıktan sonra yeniden yapılandırıldığını ve kodlamalarının değiştirildiğini tahmin ediyorum. Daha doğrusu umuyorum ama yine de bu tür “eleman”ların yabancı istihbarat servislerinde ve askerî kurumlarında çalışıyor olmaları bizim açımızdan ciddi bir risk.

Bu yüzden, başlıkta da ifade ettiğim gibi FETÖ’cü firarilerin tamamı, nerelerde çalıştırılıyorlar ve yaşatılıyorlarsa Türk medyasında ve sosyal medyada teşhir edilmeliler.

Eğer FETÖ’cülerin Türkiye’deki kritik kurumlara kimin referansıyla yerleştirildiğinin ortaya çıkması ve zülfüyâre dokunacak olmasıysa sıkıntı, bu önemsiz. Geçmişte kimler nerelere yerleştirilmedi ki… Referansı ayrıca gizli olarak incelemeye tabi tutulur o ayrı bir şey, ama dediğim gibi tali bir mesele.

Mühim olan bundan sonrası.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
GÜÇLÜ DEĞİLSEN ÖL! Kanuni ve Safiye Sultan’ın vahşi düzeni 17 Ocak 2025 | 1.583 Okunma Tiyatroda 9 yıl bekledi, yalnızca aslan rolü istedi, kükremek için! Vermediler, canına kıydı… 15 Ocak 2025 | 3.047 Okunma “Dilan Polat bile kurtuldu, yakında her şey unutulur” diyormuş… 13 Ocak 2025 | 2.485 Okunma Oyunculuk ajanslarında yaşananlar… Bir taciz hikâyesi ve ünlü bir ismin gözyaşları 11 Ocak 2025 | 3.203 Okunma Rekabet Kurulu’ndan oyunculuk ajanslarına soruşturma ve “İş”e dönüştürülen özel hayatlar 09 Ocak 2025 | 8.566 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar