Film arası ve reklam olmuyor, çarşaflar her seans değişiyor
Soğuk kış günlerinde en sevilen aktivitelerden birisi evde yatarak film izlemektir. Artık ailenizle, sevgilinizle, arkadaşlarınızla yatarak filminizi izleyebileceğiniz bir sinema salonu var. Şaka değil, Türkiye'de yataklı sinema...
Soğuk kış günlerinde en sevilen aktivitelerden birisi evde yatarak film izlemektir. Artık ailenizle, sevgilinizle, arkadaşlarınızla yatarak filminizi izleyebileceğiniz bir sinema salonu var. Şaka değil, Türkiye'de yataklı sinema açıldı. Cinemaximum sinema zincirini satın alan Güney Koreli CJ CGV; İstanbul İstinyepark'taki sinema salonunda çok konuşulacak bir yeniliğe imza attı; Güney Kore'de çok yaygın olan yatarak film izleme kültürünü Türkiye'ye taşıdı. Peki ya Türkiye böyle bir yeniliğe ne kadar hazır?
Geçtiğimiz günlerde 'Arif V 216'yı izlemek için oraya gittim. Filmi izleyenlerin yarısı 'Müthişti', yarısı ise 'Hiç beğenmedik' diyordu. Bu yüzden ben, nötr yani önyargısız bir şekilde gittim filme.
FİLMDEN ROL ÇALIYOR
Yataklı sinemada bir film ancak bu kadar konforlu izlenebilirdi ancak sinema salonunun 'Arif V 216'dan rol çaldığını söyleyebilirim.
Sinemadan çıktım, telefonlarım susmuyor, hazırlandım filmi bir güzel anlatacağım ama kimse filmle ilgilenmiyor... 'Yataklarda ne oluyormuş?', kıs kıs gülmeler, imalar vs.
Biz GÜNAYDIN'dan Özlem Avcı ile birlikte gittik, iki kız bir güzel mısırımızı, kolamızı aldık, uzandık, filmimizi de bir güzel izledik. Yan yatakta 45-50 yaşlarında iki teyze vardı. Zaten yatakların yanında ışıklar var, öyle kapkaranlık bir salon değil... Ayrıca şu zihniyetinize de bir dur demek lazım!
Bakın anneme; yataklı sinemaya gittiğimi duyduğu hemen uyarısını yaptı: "Mısırı yatağa sakın dökme", "Kalk doğru düzgün ye, boğazına kaçar!" Ama gerçekten de mısır yatağa dökülecek diye biraz geriliyorsunuz.