Irak’ın yeni ‘gerçekliği’
Ortadoğu’nun yeni gerçekliği’ veya ‘sahanın yeni gerçekliği’ gibi cümleler Ortadoğu’ya dair analizlerde sıkça başvurulan kanaatleri oluşturuyor. ‘Gerçeklik’ kavramı burada merkezî bir öneme sahip.
Fakat her nedense bu ‘gerçeklik’ çok sık değişebilen bir nitelikte oluyor. Yani aslında zamana pek dayanıklı olmayan bir ‘gerçeklikten’ bahsediyoruz. Dinamik bir şekilde sürekli değişen bir ‘gerçeklikten’ bahsetmemizin sebebi aslında böyle bir ‘gerçekliğin’ olmamasından kaynaklanıyor. Özellikle Ortadoğu’nun kriz bölgelerindeki siyaset ile sahanın tek gerçekliğini, sürdürülebilir bir gerçekliğin olmaması oluşturuyor. ‘Gerçeklik’ diye sunulan şey henüz sonucunu tam kestiremediğimiz Ortadoğu’nun dönüşüm krizinin farklı kesitlerinden ibaret. Yani, sınırlı bir kadraja sahip bir kesite ‘gerçeklik’ muamelesi yapıyoruz.