Çeşitlemeler
https://w.soundcloud.com/player/?url=https%3A//api.soundcloud.com/tracDemokrasinin kontrol edilemez bir silaha dönüştüğü söylenip, Avrupa Birliği üyesi ülkelerde mutlak monarşinin uygulanması gerektiği masaya...
Demokrasinin kontrol edilemez bir silaha dönüştüğü söylenip, Avrupa Birliği üyesi ülkelerde mutlak monarşinin uygulanması gerektiği masaya yatırılırsa hiç şaşırmayalım.
Dahası var; yakın gelecekte TikTok hesabı olanların seçme haklarının ellerinden alınması gibi çılgınca kararlar alınabilir ve “özgürlüklerin kısıtlandığını” söylemenin bile suç sayılacağı günler kapımızda olabilir.
Şimdilik zihnimde dönen bu iki olasılıkta kalayım. Fakat Romanya’da yapılan son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin Avrupa Birliği’nin baskısıyla ve TikTok gerekçe gösterilerek geçersiz sayılması her an gündeme gelebilir.
Yanlış algılanmasın, politik-kurgu film senaryosu denemeleri yapmıyorum.
Çin’in tüm ülkeleri zihnen işgal etme silahına dönüşen TikTok, içinde bulunduğumuz çağın en yeni ve en belirgin turnusol kâğıdı vazifesini görüyor... Çünkü, dijitalleşmenin insanları maruz bıraktığı enformasyon bombardımanı önlenemez seviyelere erişti ve bu arada Batı’nın siyasi otoritesi artık temelinden sarsılıyor. TikTok’tan önce demokrasilerin pasifize edilebileceğinin yolunu Facebook ve Twitter göstermişti aslında. Ancak bu dijital irade Amerika’nın elindeydi. Gücünü, temelleri 1950’lerde atılan yapılardan ve tek taraflı iletişim mecralarından alan Batı, Amerika’nın ‘Doğu’ya kurduğu tuzağa düştü. Otoriteler bir bir gevşiyor. Olan ise şu: “Halklar” kontrolden çıkıyor!