Pusula
Türkiye’nin ekonomik durumu herkesin malumu. Rakamlar ve gerçek hayat arasında bir uyuşmazlık mevcut. Zira, ekonomi biliminin yeniden yazılmasını gerektirecek şekilde çelişkiler bulunuyor. İstatistik her ne kadar pozitif bir...
Türkiye’nin ekonomik durumu herkesin malumu. Rakamlar ve gerçek hayat arasında bir uyuşmazlık mevcut. Zira, ekonomi biliminin yeniden yazılmasını gerektirecek şekilde çelişkiler bulunuyor. İstatistik her ne kadar pozitif bir bilim olsa da serileri aldığınız noktalara göre de sübjektif yorumlara açıktır.
Walt Disney’in kült filmi Karayip Korsanları’ndaki Johny Deep tarafından canlandırılan Kaptan Jack Sparrow karakterini hatırladınız mı bilmiyorum. Cebinde sürekli fırfır dönen, bir türlü kuzeye sabitlenemeyen bir pusula taşırdı. Geminin rotasını da o an işine hangi yöne gitmek gelirse oraya kırardı. Türkiye’mizin durumu da biraz buna benziyor.
Güven duymamız gereken, bir anlamda ekonominin pusulası konumundaki rakamlar, TÜİK tarafından öyle oluşturuluyor ki rotamızın ne olduğunu anlamak mümkün değil.
Rakamların doğru okunabilmesi için oluşturulan serilerin belirli bir geçmişi olması gerekiyor adı üstünde “seri”. Ama bizde seriler sürekli değiştiği için bu dizinlerin üzerinden yapılan yorumların derinliği de benim gözümde Kaptan Sparrow’un pusulası düzeyinde seyrediyor.
Konumuz otomotive dönersek, ülkenin lokomotif sektörü konumundaki taşıt araçları sanayinde de işler benzer bir şekilde ilerliyor. İç pazarda son dört yıldır ilk kez alım yönlü bir karar alınarak, kredi kullanım tabanı 100 bin liraya çekilerek, tüketicilerin elinin rahatlaması sağlandı. Lakin, bu kararın enfl asyon ve faizin yükselme eğiliminde olduğu bir dönemde devreye alınması ne yazık ki yetersiz bir etki yapacak. Gövdesindeki delikten su giren gemiyi kurtarmak için deliklere kumaş tıkamak gibi bir şey.