15 Temmuz dehşeti
Çok yıllar önce Stockholm’den Uppsala’ya kara yoluyla gidiyorduk.Yol tamamen kar kaplıydı.Bütün arabalarda çivili lastikler...
“Volvo” gibi kış koşullarına göre tasarlanmış ve üretilmiş güçlü araçlar...
Kimse kimseyi geçmiyor...
Yolun sol tarafını boş bırakarak sağ tarafında ipe dizilmişçesine önlerinde uygun mesafeler bırakarak düşük süratle gidiyorlar.
Sol taraf, “uçurum” diyemesem de, hayli derin bir yar.
Yani...
Bir vadiden geçiyoruz.
Eşim Canan Avrupa Konseyi Kültür Komisyonu’nda 2. yöneticiydi.
Uppsala’da bir komisyon toplantısına yetişmesi gerekiyordu.
Altımızda yaz lastikli, kaplumbağa tipi küçük bir Volkswagen...
İlk arabamızdı.
Saatime baktım.
Böyle sağ tarafta dizilmiş kervan gibi ağır ağır ilerlemeye devam edersek Canan’ın komisyon toplantısına yetişmesi mümkün değildi.
Direksiyonu sola kırdım, gaza yüklendim.