Hükümeti kimler kuracak?
Bütün liderler aynı şeyi söylüyor.“Erken seçim olmasın...”İyi hoş da erken seçim olmaması için “bir hükümet kurulması lazım.”Hepsi...Lafa “kırmızı...
Bütün liderler aynı şeyi söylüyor.
“Erken seçim olmasın...”
İyi hoş da erken seçim olmaması için “bir hükümet kurulması lazım.”
Hepsi...
Lafa “kırmızı çizgilerle, şununla ya da bununla olmaz şartlarıyla” başlıyor.
Seçimlerin üzerinden 10 gün geçti, havada sadece “olmazlar” uçuşmakta.
Hükümeti kurması gereken 4 siyaset aktörü böyle giderse “tekrar seçime” uzanan yolun zemin taşlarını döşemiş olurlar.
MASAYI DEVİREN OLMAMAK
BU “olumsuzda duruşun” arkasındaki nedenlerden biri de “masayı deviren olmamak...”
Yani...
Seçmene şu mesajı göndermek:
“Bakın, bir ortak hükümet kurulması için elimizden gelen her şeyi yaptık. Bütün iyi niyetimizi ortaya koyduk. Memleket hükümetsiz kalmasın dedik ama işte görüyorsunuz olmadı, olamıyor.”
Yüzde 60’ı oluşturan partilerin liderleri “Cumhurbaşkanı ile görüşmenin önünü, daha Beştepe’den çağrı gelmeden” kestiler.
“Neden onunla görüşelim? Hükümeti Cumhurbaşkanı kurmayacak ki... Hükümeti kurma görevi kime verilirse onunla konuşuruz.”
........................
Oysa...
Devletin işlerliği için zaman zaman Cumhurbaşkanı’nın devreye girmesi, onun görevidir.
Hükümet kurma görevini vermeden önce, siyasi parti liderlerinin görüşlerini almak, siyasetin nabzını tutmak bir yöntemdir.
Böylece çekeceği “kardiyografi” hükümet kurma görevini kime vereceğinin yol haritası olabilir.
Bu bakımdan “Cumhurbaşkanı ile görüşmeyiz” tavrı bir “ön yargıdır.”