Bam, bam, bam

Kağıt üstünde en kolay maçın, "en zor" hale gelmesi hiç de "zor" olmadı. Fenerbahçe'nin galibiyet arzusu, sabır yerine "bir an önce" düğmesiyle hareket geçince, baskılı ama verimsiz bir oyun ortaya çıktı...

Klasik Samandıra mikrobu; "Hadi maça heyecan katalım" virüsü iş başındaydı. Bu kez ilk maçında Adil Rami'de kendini gösterdi. Kaptırdı ayağındaki topu, Orgil de hediyeyi kabul etti.
Beraberlik çabuk gelse de, oyunun kendi hikayesi Fenerbahçe'ye "çile" çektirmek üzerindeydi. Rodriguis'in sakatlığı sonrasında Emre'nin oyuna girmesiyle, top tamamen Fenerbahçe'nin kontrolüne geçse de, Ankaragücü'nün direncini kırmak adına pozisyon üretilemiyordu.
Bu noktada, sabırlı oyunla – isteklisi arasındaki fark tartışmaya açılabilir. Akıldan çıktığınız zaman, kaosun içine düşüyorsunuz ve sürekli olarak kalabalığın içine oynamak zorundasınız. Bu ikilemde Ersun Yanal'ın da oyuncularının tecrübesi dışında silahı kalmıyor.

YAZININ DEVAMI
ÇOK OKUNAN YAZARLAR
YAZARIN DİĞER YAZILARI
Kerem’i kurtarma operasyonu! 20 Kasım 2024 | 1.084 Okunma Duvara çarpmak 17 Kasım 2024 | 110 Okunma Özür dilekçesi gibi bir galibiyet 11 Kasım 2024 | 339 Okunma Bu çaresizliğin açıklaması yok! 08 Kasım 2024 | 516 Okunma Hakeme rağmen iki takımı kutlamalı 04 Kasım 2024 | 370 Okunma
TÜM YAZILARI
Yorumlar