Benim şiirimle alâkası yok
Mağribli çocuklar şiirini galiba 1996’da yazmıştım. Bilmeyenler için: her şey bir rüzgâra bakıyor ağabey bakma esrar çekip mayıştıklarına bir gün var ya bu mağribli çocuklar bir...
Mağribli çocuklar şiirini galiba 1996’da yazmıştım. Bilmeyenler için: her şey bir rüzgâra bakıyor ağabey bakma esrar çekip mayıştıklarına bir gün var ya bu mağribli çocuklar bir gün yakacaklar paris’i İlk olarak Yeni Şafak’taki köşemde, sonra -2000’de basılan- Ebuzer adlı kitabımda yayımlanan bu şiir, 2005’te Paris’in kenar mahallelerindeki Mağribli gençler ayaklanınca epey kıymete binmişti. Televizyonda hakkında program bile yapıldı. Yerli yerinde bir ilgiydi bu. İtiraf etmeliyim ki hoşuma gitmişti. Şimdilerde sosyal medyada Sarı Yelekliler ayaklanması münasebetiyle bu şiirin yeniden gündeme getirilip bol bol paylaşılması ise hoşuma gitmiyor. Hiç alakası yok çünkü. Göçmenlerin ancak kıyısından köşesinden bulaştığı, faşist Ulusal Cephe taraftarlarının ise tam göbeğinde yer aldığı bir ayaklanma bu. Üstelik ben, Sarı Yelekliler’in hedefindeki Emanuel Macron’un cumhurbaşkanlığını -Almanya’da Angela Merkel’in başbakanlığı gibi- göçmenler konusunda, Türkiye konusunda, İslam konusunda nisbeten makul bir Avrupa’nın son kalelerinden biri olarak görüyorum. (Dikkat buyurun; “makul” demiyorum, “nisbeten makul” diyorum.