Renault Talisman: Almanları kıskandıran otomobil

Renault Talisman, markanın son dönemde tasarım ve teknoloji alanındaki dönüşümünü temsil eden çok önemli bir model. Ünlü tasarımcı Alexis Martot'un imzasını taşıyan araç, konfor, güvenlik ve motor teknolojisinde sınıfının en iyilerinden biri. Dış tasarımdan sorumlu olan Martot, Talisman'ı tarif ederken "Almanların gerçekleştirmeye cesaret edemedikleri bir fantastik tasarım" ifadesini kullanmıştı.

BEKLENTİLERİ KARŞILIYOR

Gerçekten de Talisman'ın pazara sunulmasıyla birlikte bu segmentte şimdiye kadar ağırlılı olarak Alman markalarına yönelen otomobilseverler önemli bir alternatife kavuşmuş oldu. Talisman Alman markalarının sunduğu dayanıklılık ve sağlamlık hissinin yanında Fransız üreticilerine özgü konfor ve rahatlık özelliklerini bir araya getiriyor.

Talisman, EuroNCAP çarpışma testinden 5 yıldız alarak güvenlik alanındaki başarısını ortaya koymuştu. Sedan otomobilleri tercih edenler için ön ve arka koltuktaki geniş diz mesafesi ve bagaj kapasitesi en önemli beklentiler arasında. Talisman bütün bu kriterlerde beklentileri fazlasıyla karşılıyor. Otomobil kabin konforu ve malzeme kalitesi açısından da oldukça iyi seviyede.

HER AÇIDAN DAHA RAHAT

Talisman’ın üst versiyonlarında ahşap, deri parçalar kabindeki kalite hissini artırıyor. Diğer taraftan geniş dokunmatik ekran eğlence ve bilgi sistemlerine erişimi kolaylaştırıyor. Uygun oturma yüksekliği, rahat bir görüş mesafesi sunarken ergonomik koltuklar elektrikli ayarlama imkanıyla mükemmel sürüş pozisyonu sağlanmasına yardım ediyor. Talisman, Renault’nun bu sınıftaki önceki modeli Laguna’dan daha büyük ve ağırlık merkezi daha düşük. Bu sayede Talisman her açıdan daha rahat kullanılan bir otomobil haline geliyor.

OTOMOTİVE DAMGASINI VURAN MARKA: OPEL

Opel, dünyanın en köklü geleneğe sahip otomobil üreticilerinden biri. Önümüzdeki yıl marka, 120 yılını kutlayacak. Oğulları Carl, Wilhelm ve Friedrich’in önerisini dinleyen Sophie Opel, 1899’da şirketin kurucusu ve eşi Adam Opel’in hayatını kaybetmesinden dört yıl sonra otomobil üretmeye karar verdi. Rüsselsheim’da bir garajda 65 adet Opel Patentmotorwagen ‘System Lutzmann’ üretimi ile başlayan yolculuk günümüzde 70 milyon adet otomobilin üzerine çıkmayı başardı.

KİTLELERE ULAŞTI

Opel, ilk andan itibaren, otomobillerini en fazla kişi için erişilebilir kılmak için çabaladı. Geçmişten günümüze ileri teknolojileri kullanan marka modern mühendislik ürünü, dayanıklı araçları ulaşılabilir fiyata sunmasıyla tanınıyor. Opel bu yönüyle otomotiv tarihinde otomobilleri sadece zenginlerin satın alabildiği birer obje olmaktan çıkarıp milyonlarca kişinin araç sahibi olmasını sağlamıştı.

MITSUBISHI'NİN BAŞARISI

Mitsubishi Motors’un Outlander PHEV yolculuğu 21 Ekim 2013’te Hollanda’da satışa sunulmasıyla başladı. Marka, elektrikli otomobil mimarisi üzerine kurulu ilk çift motorlu 4x4 SUV olan bu otomobil ile daha önce hiç keşfedilmemiş olan sulara yelken açtı.

Elektrikli otomobillerin sıklıkla şehir içi ile sınırlı kaldığı o dönemlerde, Outlander PHEV’ın sunduğu 800 km sürüş menzilini sağlayabilen başka bir araç yoktu. Beş yılda, Eylül sonu itibarıyla Avrupa’da 115 bin 448 adet satan Outlander PHEV, segment, marka veya gövde tipine bakılmaksızın Avrupa plug-in hibrit pazarının lideri durumunda.