Bir miras bölmeyiş hikâyesi
Toprak, bey ailesi arasında paylaşılacak bir mal olarak görülmesine rağmen, beylik topraklarının bölünmesini Âşıkpaşazâde’ye göre Alâeddin Paşa önlemişti. 15. Yüzyıl...
Toprak, bey ailesi arasında paylaşılacak bir mal olarak görülmesine rağmen, beylik topraklarının bölünmesini Âşıkpaşazâde’ye göre Alâeddin Paşa önlemişti. 15. Yüzyıl kaynaklarından Anonim Osmanlı Kroniği ve Oruç Bey’in Tevârih-i Âl-i Osman’ının, Osman Gazi’nin “Ali Paşa” adlı bir oğlunun beylikten tamamıyla çekildiği yolunda bir hikâye anlattığını gördük. Oruç, ayrıca, bu gönüllü feragatin şeklinin dervişlik ve şeyhlik yoluna gitmek olduğunu da söylüyordu. Her iki kaynağın aktardığı bir anekdota göreyse Ali Paşa, daha sonra kardeşi Orhan Bey’e askerlerini nasıl giydirmesi gerektiği konusunda bir tavsiyede bulunmuştu. Buna göre, Orhan’ın bütün askerleri kızıl börk giyecekler fakat Orhan’ın kendisi ve bağımlıları ak börk giyeceklerdi. Daha erken Osmanlı tarih anlatılarına dayandıkları aşikâr olan her iki kaynakta da bu hikâye özetlenmiş, kırpılmış ve eksik bir şekilde sunulmuş olup ortaya çıkan kopukluklar akış içinde ister istemez tutarsızlıklara neden olmaktadır. Anonim, iki kardeş arasında beylik üzerine geçen konuşmanın Orhan “padişah” olduktan sonra olduğunu söylemekte, Oruç ise, herhangi bir yere bağlamaksızın Osman’dan miras olarak nelerin kaldığını saymaktadır. Bunun ötesinde, her iki kaynağın da kendi dönemlerindeki padişahların, kardeşlerine danışarak iş göreceklerine onları öldürmelerine, yani artık iyice yerleşmiş olan kardeş katli usulüne eleştirel durduklarına değinmiştik. Bu faslı en eksiksiz hâliyle Âşıkpaşazâde’nin anlatısında görüyoruz.