Sokullu suikastine bir bakış
Sokullu Mehmed Paşa, Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murad dönemlerinde kesintisiz olarak 14 yıldan fazla bir süre sadrazamlık etmişti. Kanuni’nin son sadrazamı olan Sokullu’nun yıldızı giderek parlamış, devlet...
Sokullu Mehmed Paşa, Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murad dönemlerinde kesintisiz olarak 14 yıldan fazla bir süre sadrazamlık etmişti. Kanuni’nin son sadrazamı olan Sokullu’nun yıldızı giderek parlamış, devlet işlerini padişahları gölgede bırakacak bir derecede tekeline almıştı. Akrabaları, yakınları ve bağımlılarını çeşitli görevlere getirerek iktidarını perçinlemişti. Çok büyük bir kişisel serveti vardı. Bu serveti kullanarak çok sayıda vakıf kurmuş, pek çok imaret ve külliye yaptırmıştı. II. Selim’in kızı İsmihan Sultan’la evlendiği için onun damadı ve III. Murad’ın da eniştesiydi.
12 Ekim 1579’da bir suikast sonucu öldürüldüğünde yeri sarsılmaz gibi görünüyordu. Bazı Osmanlı tarihçileri ise öteden beri, tam da bu nedenden ötürü, yani yeri sarsılmaz olduğu ve diğer vezirler gibi görevden alınamadığı için Sokullu’nun suikasta uğradığı düşüncesindedirler. Mesela, İsmail Hami Danişmend, onun tarihî kişiliğini değerlendirirken şöyle diyor:
“Hâricî siyasetinde devletin en mühim menfaatlerini bile şahsî ihtirâsatına fedâ etmekten çekinmemiş ve dâhilî siyasetinde de şahsî bir mutlakıyyet kurmak istediği ve hatta kurduğu için, hem Üçüncü Murad’ı mukavemete mecbur ederek istibdâda sevketmiş, hem kendi âkıbetini kendi eliyle hazırlamıştır. Bir ‘mecnun’ tarafından öldürülmüş olduğu hakkındaki rivayet doğru değildir. Üçüncü Murad’ın öldürtmüş olduğu muhakkaktır; kaatili de kendisi gibi Boşnaktır.”
Temelde Sokullu’nun devşirme kökenlerinden dolayı onun bir hayranı olmaktan çok uzak olan Danişmend, suikast olayını tartışırken bu görüşlerini biraz daha vurgulu söylüyor: