Reelpolitikten bihaber analizciler
Ülkemizde informel iletişimde (söz gelimi, mahalle kahvehane- sindeki sohbetlerde) olduğu kadar formel iletişimde de (örneğin, gazete makalesinde) kullanılan bir argüman var. Birinin, bir arkadaşınızın veya bir...
Ülkemizde informel iletişimde (söz gelimi, mahalle kahvehane- sindeki sohbetlerde) olduğu kadar formel iletişimde de (örneğin, gazete makalesinde) kullanılan bir argüman var. Birinin, bir arkadaşınızın veya bir devlet-hükümet yetkilisinin bir sözünü beğenmediğimizde, önce bu kişinin bu sözüyle kendi kendisiyle çeliştiğini göstermeye çalışırız: “İyi ama sen geçen hafta (on yıl önce) dediydin ki...”
Eğer arkadaşımız filanca fırının ekmeğini beğeniyorsa, son aldığı ekmeğin içinden fare de çıksa, o fırını beğenmeye devam etmek zorundadır. Fırına ve fırıncıya ilişkin kötü bir ifade halinde, bizim karşı eleştirimiz hazırdır: “İyi ama sen geçen hafta (on yıl önce) dediydin ki...”
Bu belki kahvehane sohbetinde taraflara zarar vermez ama aynı kriteri siyasetçiler için, makale yazarları, analizler kaleme alan üniversite mensupları uygulamaya kalktığında, doğrudan kamuoyu yanıltılmış olur, oluyor.