Trump ABD’ye karşı
Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada ana-akım basın-yayın organları, dış politika gelişmelerini magazinleştirerek verirler. Bu sebeple ABD’de Başkan Donald Trump’ın başının ne kadar dertte...
Sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada ana-akım basın-yayın organları, dış politika gelişmelerini magazinleştirerek verirler. Bu sebeple ABD’de Başkan Donald Trump’ın başının ne kadar dertte olduğunu, Türkiye’de olduğu kadar, örneğin İngiltere’de izlemek kolay değil. Dikkatle bakanlar görebilir ki, Trump, her gün hızla Nixon-vari bir kadere biraz daha yaklaşıyor.
Trump’ın kazandığı seçimleri Rusya’nın manipüle ettiği tarzındaki (doğru olsa bile kanıtlanması imkansız) iddialar yerine, liberal, solcu, demokrat ve Trump’dan nefret eden muhafazakarlar koalisyonu, bu kez anayasayı çiğnemek gibi nereye çekerseniz oraya gidecek bir iddiayla yeni soruşturma başlatmayı başardılar.
İç politikada başı dertte olan her siyasetçi gibi Trump da dikkatleri dışarıya, savaşa, çatışmaya çekmeye çalışıyor. Nitekim, Orta Doğu gezisinde Suudi Arabistan’da kendi borazanını çalarak krallığı elde edeceğini sanan 32 yaşındaki “naip vekili” Muhammed bin Salman işbirliğiyle damadı Jared Kushner’in pişirip kotardığı plan çerçevesinde yaptığı tahrikler sonucu 5 Haziran’da bölgede Katar’a adeta savaş ilanını sağladı. Ertesi gün, ahmaklığın daniskası diyebileceğimiz “Yaptığım görüşmelerin meyvesini alıyorum!” anlamındaki bir dizi Twitter mesajıyla bu krizi bir ölçüde abesleştirdiyse de, kendine göre fitili ateşlemişti.