Allah'ı sorgularım ya da sorgulamam, sen karışma, demeden laiklik olmaz!
Şimdi eğer dindar nesil yetiştirmeyi,anaokulundan itibaren mecburi dindersleriyle yeni hayat tarzı yaratmayı devlete bir görev olarak dayatırsanız, o devletin laik niteliği silinmeye başlar
Dindarla dinsizin barış içinde yaşadığı bir hayat tarzı açısından belki de hayatımın en kaygılı dönemini yaşıyorum
Günlüğümün sayfaları arasında
dolaşıyorum.
İstanbul, 05 Aralık 2014
İsteyen, Allah'a inanır.
İsteyen inanmaz.
İsteyen, Allah'ı sorgular.
İsteyen sorgulamaz.
Kimi, cennet-cehennem der.
Kimi demez.
Kimi dindardır.
Kimi değildir.
Kimi, dine inanır.
Kimi inanmaz, ateisttir.
Kimi, çocuğunun dindar yetişmesini ister.
Kimi istemez.
Benim babam dindar bir insan değildi.
Ama okulda, 1950'lerde
o zamanlar seçimlik olan din dersini
almama -sanıyorum mahalle
baskısı nedeniyle, dinsiz aile damgası
vurulmasın diye- karşı çıkmamıştı.
.....