Mahallenin ergenlerinin bile yapmayacağını yapıyor İmamoğlu; peki neden
Mahallenin delikanlısını bir başka mahallenin iti köpeğine yem eder miydik? Ya da kendi içimizde olup biteni gidip dışarıya şikayet eder miydik? Bu da nerden çıktı demeyin az biraz sabredin.Hiç unutmuyorum on...
Mahallenin delikanlısını bir başka mahallenin iti köpeğine yem eder miydik? Ya da kendi içimizde olup biteni gidip dışarıya şikayet eder miydik? Bu da nerden çıktı demeyin az biraz sabredin.
Hiç unutmuyorum on yaşlarındaydım. Mahallede top oynuyorduk. Oyun sırasında aramızda geçmişten husumet bulunan bir arkadaş ile tartıştık. Tartışma kavgaya dönüştü. Birbirimizi itip kakmaya başladık. Bir ara bizi izleyen çocuklar dahil hepimiz olduğumuz yerde kaskatı kesildik. Çünkü ağabeyim yukarıdan aşağıya doğru emin adımlarla yürüyerek geliyordu.
Geldi, geldi, geldi ve…. Evet, geldi hem benim hem kavga ettiğim çocuğun kulağından tuttu, bize birer tokat attı. “Ayıp ayıp size yakışıyor mu” dedi. Ve yürüyüp gitti.
Kavga bitti. İtiş kakış bitti. Maç kaldığı yerden devam etti.
Yine yıllar önce 8 yaşlarındayken, mahalledeki çocuklarla aramızdaki rekabet kızıştı. Hiç unutmuyorum maçlarda rakibimiz olan diğer mahallenin çocukları bizim mahalleye geldi. Bir kısmı benim ve yanımdakilerin, bir kısmı da rakiplerimizin yanında yer alıp bizi birbirimize karşı kışkırttı. Aramızda öyle bir kavga çıktı ki anlatamam. Çocuk deyip geçmeyin. Birbirimizi epeyce hırpaladık. Araya büyükler, aileler girdi de mahalleye yeniden sulh geldi.
Kendi içimizdeki tartışmayı, kavgayı, rekabeti yine kendimiz sulh ile çözebilme geleneğine sahipken bugün ne oldu da dışarıdan medet umar olduk? Ya da dışarıdakilerin müdahalesine bu kadar açık hale geldik?