“Sen benim kim olduğumu biliyor musun”cularla kendini “devlet” zannedenler arasında kalmak
“Sen benim kim olduğumu biliyor musun” sorusunu soranların varlığından söz etmiştim bir önceki yazıda.18 Ekim 2017’de yayınlanan İçişleri Bakanlığı genelgesi ile yasal olmayan çakarlar tespit...
“Sen benim kim olduğumu biliyor musun” sorusunu soranların varlığından söz etmiştim bir önceki yazıda.
18 Ekim 2017’de yayınlanan İçişleri Bakanlığı genelgesi ile yasal olmayan çakarlar tespit edildiğinde cezai işlem uygulanmaya başlandığını da hatırlatmıştım orada.
Hal böyleyken, iktidarın ya da devletin imkanlarını kişisel küçük iktidar alanları olarak tahkim etmeye çalışanların bir kısmının bu yeni uygulamadan kendilerini istisna tuttuğunu... Çakarlı araçlarıyla emniyet şeritlerine girdiğini… Önündeki aracı sıkıştıranları ve yakalandıklarında “Sen benim kim olduğumu biliyor musun” yaygarası kopardığını gündeme getirmiştim.
Salı günkü yazıda yasal olmayan çakarlı araçları kullananların “fütursuzluklarına” başımdan geçen iki de örnek vermiştim. Aynı gün bir başka haber düştü haber sitelerine. Haber neredeyse benim anlattığım örneklerden birine tıpatıp benziyordu.
Haber özetle şuydu:
“İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü, kiralık bir araca çakar taktırmış. O araç ile seyir halindeyken Avrasya Tüneli’nin Avrupa girişinde bir polis tarafından durdurulmuş. Ceza işlemi yapmak yerine polis aracı ve içindekileri 50 dakika bekletmiş. Bu arada polis memuru telsiz ve cep telefonu çağrılarına bakmamış. Olay yerine giden bir emniyet müdür yardımcısı tarafından uyarılmış. İl Milli Eğitim Müdürü’nün de içinde olduğu araç olay yerinden ayrılmış. Daha sonra da o polis memuru açığa alınmış.”